İSLAM ANSİKLOPEDİSİ



AYB

Eksiklik, noksanlık, toplumun normal karşılamadığı hususlar. İstılahî tabir olarak "ayb" veya "ayıp"; yapılan bir alış-veriş neticesinde satılan bir malın bir eksikliğinin çıkması veya daha önceden bilinmesi üzerine ortaya çıkan hukukî durumla ilgili bir fıkhî kavramdır.

Alış-verişi yapanlardan her biri muhayyerlik hak ve yetkilerine sahiptir. Alınan malda bir eksiklik veya noksanlığın görülmesi üzerine muhayyerlik hakkının kullanılmasına Hiyaru'l-Ayb* adı verilir. Özellikle bu hak alıcı için söz konusu olduğundan alıcı isterse malı geri verebilme hakkına sahiptir. Mutlak bir alış-verişte satılan bir malın satıştan önce var olduğu sabit ve satıştan sonra da giderilmesi imkânsız olan bir ayıbı bulunursa; alıcı malı geri verme veya belirtilmiş değeri ile kabul edip etmeme hususunda serbesttir. Ancak malı aldığını kabul ettiğini söyleyip, malın değerinde bir indirim yaparak bedelini ödemesi söz konusu olamaz. Alıcı malı ele geçirdikten sonra böyle bir kusur ortaya çıkarsa satıcıya malı geri verip alış-verişi feshedemez. Fakat malı ele geçirmemiş ise ve bu arada maldaki bir aybı öğrenirse alış-verişi bozma hakkına sahiptir.

Alış-veriş sırasında ayıp serbestiliği şartını sözkonusu etmeye gerek yoktur. Hiyaru'l-ayb iki kısımdır:

Birincisi; aybın satıcının bilgisi ve isteğiyle yapılmış olmasıdır. Meselâ, satılacak bir süte önceden su karıştırılması veya sade yağa margarin katılması gibi.

İkinci kısım ise malda tabii bir eksikliğin bulunması. Bu da iki türlüdür. 1-Alenî ayıp, 2-Gizli ayıp. Alenî ayıpta satılan bir malda bulunup, bakıldığında görülebilecek bir ayıp ise bu zâhir ve alenî bir ayıptır. Meselâ satılan bir atın tek gözlü veya topal olması gibi. Gizli ayıp ise ilk anda bakıldığında görülmeyen eksiklik ve ayıptır. Satılan fındık yahut cevizlerin içinin çürük olması gibi. Hiyaru'l-ayb'ın bir hak olarak sabit olabilmesi için bazı şartların bulunması gerekir: Satılan malın cinsinden başka malların büyük bir ekserisinde böyle bir aybın bulunmaması. Malda ortaya çıkan aybın, alış-verişin gerçekleşmesinden önce satıcının elindeyken meydana gelmiş olması. Ortaya çıkan bu aybın akdin feshinden önce varlığını sürdürüp alenen görünmesidir.

M. Beşir ERYARSOY