Vaaz Kategorileri
İman Konuları
İbadet Konuları
Sosyal Konular
Ramazan Vaazları
Dini Günler ve Geceler
DİB Örnek Vaazları
Kur'an'dan Öğütler
Genel Konular
islam ve Aile
Görev,Sorumluluk,Ahlak
Mevlid-i Nebi Vaazları
Ana Menü
Çocuklar İçin
Kur'an Öğreniyorm
Dinimi Öğreniyorum
Dini Bilgiler
Oyunlar
Ansiklopedi ve sözlük
Osmanlıca Sözlük
İslam Ansiklopedisi
Dini Sözlük
Dini Terimler
Küçük Lügat
Dini Kitaplar
P.Hayatı Salih Suruç
Kur'an ve Bilim
Günümüzde İslam
Kıssadan Hisse
Ehli Sünnet Yolu
İslam Tasavvufu
En Güzel Örnek
Gıybet Hastalığı
Adım Adım Kurtuluş
Mesneviden Öyküler
Büyük Şafii Fıkhı

RED.. 2

Reddin   Tarifi 2

Reddin   Şer'î  Hükmü. 2

Reddin   Meşruiyetinin   Delili 2

Reddin   Kaidesi 2


RED

 

Reddin   Tarifi

 

Red lugatta 'dönüş, sarfetmek, kabul etmemek' gibi mânâlara gelir. Reddin ıstılahı mânâsı ise meseledeki paylara düşen eksiklik ve mirasçıla­rın paylarında olan fazlalıktır. Bu bakımdan red, avlin (meseleyi inceltip yükseltmenin) zıddıdır. O halde pay sahipleri haklarını aldıktan sonra ge­riye birşey kalırsa, onu alacak kimse de yoksa, geriye kalan o miktar, pay sahiplerine payları nisbetinde taksim edilir. Ancak kan İle koca bundan istisnadır. Onlar redden istifade edemezler.

 

Reddin   Şer'î  Hükmü

 

Daha önce beyt'ul-maî'ın muntazam olması (yani hakların sahiple­rine verilmesi) halinde, pay sahipleri mirastan paylarını aldıktan sonra ge­riye kalan matın pay sahiplerine verilemeyeceğini, o malın beyt'ul-mal'a devredileceğini, bu hususta beyt'ul-mal'ın zevi'l-erham'dan daha Önce geldiğini söylemiştik. Bunun delili de Hz. Peygamber'in şu sözüdür:

Kim geride bir yük bırakırsa o bana aittir; kim de geride bir mal bı­rakırsa o mirasçılarımndır. Mirasçısı olmayanın mirasçısı benim; onun diyetini verir, mirasını alırım.[1]

Hz. Peygamber'in başkalarının mirasını kendi şahsı için almayacağı malumdur. Hz. Peygamber aldığı mirası müslümanların maslahatı için sarfeder. İşte bu nedenle âlimler, beyt'ul-mal'ın mirasçı olabileceğine hükmetmişlerdir. Beyt'ul-mal'ın mirasçılık derecesi, pay sahipleri ve asabelerden sonra gelir; yani pay sahibi ve asabe yoksa veya pay sahipleri paylarını aldıktan sonra, terekenin bir kısmı kalırsa, bu kalan miktar beyt'ul-mal'a devredilir. Bu da meşhur ve maruf olan şu kaideyle amel etmektir: 'Borçlu olmak tazminat altına girmekle olur1. Eğer beyt'ul- mal muntazam değilse (haklar hak sahiplerine verilmiyorsa), terekeden artan malda hakkı yoktur. Bu durumda o artan mal pay sahiplerine 'reddedilir; yani terekeden artan mai, pay sahiplerine payları oranında taksim edilir.. Eğer pay sahipleri "yoksa zevi'l-erham (uzak akrabalar) terekeye sahip olurlar, Müteahhir âlimler, beyt'ul-mal'ın muntazam olmadığı hususunda fetva vermişlerdir. Hatta Hz. İsa gelinceye (ininceye) kadar da beyt'ul-mal'ın muntazam olamayacağını söylemişlerdir.

 

Reddin   Meşruiyetinin   Delili

 

Reddin meşruiyetine, akrabaların birbirlerine velayeti hakkındaki de­lillerin umumuyia istidlal edilmiştir.

Rahim sahipleri (akrabalar) Allah'ın kitabında birbirlerine (mirasçı olma bakımından) daha yakındırlar.

(Enfal/75)

Bu yüzden karı ile koca, mirasçılarının paylarından artan mal husu­sunda birbirlerinden İstifade edemezler. Çünkü onlar birbirlerinin (rahim itibariyle) yakın veya uzak akrabası değildirler. Onlar sadece birbirinin eşidir. Onların bir araya gelmesi bir sebebe dayanmakta, o sebep ise ölümle ortadan kalkmaktadır. Zevi'l-Erham'ın (uzak akrabaların) mirasçı olabileceğine şu hadîs de delâlet etmektedir:

Sa'd b. Ebî Vakkas malının 2/3'sini vâsîyet etmek istediğinde Hz. Peygamber (s.a) bunu kabul etmeyerek şöyle buyurdu:

 (Malının 1/3'ini tasadduk et, (hatta) 1/3 de çoktur.) Ey Sa'd! Senin, varislerini zengin bırakman, onları muhtaç ve halka (sadaka için) el­lerini açar bir halde bırakmandan daha hayırlıdır.[2]

Bu hadîsin başında Sa'd b. Ebî Vakkas, Hz. Peygamber'e 'Ben servet sahibiyim. Bir tek kızımdan başka da bana varis olacak kimse yoktur' demiştir. Kızın payı da malum olduğu üzere malın yarısıdır. Hz. Peygamber geriye kalan maiı da Sa'd b. Ebî Vakkas'ın kızma vermiştir. Bu ise ancak red suretiyle olabilir.

Reddin   Şartları Reddin üç şartı vardır:

1.  Ölen kişinin -eşi hariç- pay sahibi bir mirasçısının olması.

2.  Pay sahipleri paylarını aldıktan sona terekenin bir kısmının kal­ması.

3.  Mirasçılar arasında asabe olacak birinin bulunmaması

Çünkü asabe tek başına olduğunda, asabelik yoluyla terekenin ta­mamını aldığı gibi, pay sahiplerinden geriye kalanı da alır. Bu bakımdan asabeîik yoluyla terekenin tümünü alacak olan bir kişi bulunduğunda, red sözkonusu olmaz.

 

Reddin   Kaidesi

 

Pay sahiplerinin beraberinde, eşlerden biri ya vardır ya da yoktur. Bu bakımdan red iki kısma ayrılır:

1. Redden istifade eden kişi ile beraber eşlerden birinin olmaması

halinde:

a.  Redden istifade eden kişi bir taneyse, meseiâ ölen kişinin geride

bir kızı kalmışsa, terekenin tamamı red yoluyla kıza verilir.

b.   Redden istifade edenler birden fazla ise, meselâ ölen kişinin geride beş tane kızı kalmışsa, terekeden paylarının aldıktan sonra geriye kalanı da red yolu ile eşit şekilde paylaşırlar.

c.  Kendilerine red yoluyla miras verilen kimseler iki veya daha fazla iseler, meselenin aslı onların paylarının toplamıdır.

 

 

Red

Asi

 

 

5

6

1

1

Anne

1/6

3

3

Ana-bababir kızkardeş

1/2

1

1

Bababir kızkardeş

ı/6   .

(Tablo 41)

Bir kişi ölür ve geride (Tablo 4l'de görüldüğü gibi) annesini, ana-ba­babir kızkardeşini ve bababir kızkardeşini bırakırsa, meselenin aslı 6

olur. Çünkü meselede 1/6 ve 1/3 pay bulunduğundan mahreçler arasında tedahül vardır. Fakat mirasçıların paylarının tamamı 5 paydır. Bu durumda mesele 5'e reddedilir ve her varis payını 5'ten alır. Bir kısmı hem paylarını alır, hem de redden istifade eder.

2. Red'den istifade eden kişi ile beraber eşlerden birinin bulunması halinde.

Bu durumda önce koca veya karıya paylan verilir ve mesele koca veya karının payının mahreci olan rakama dönüştürülür ki bu da 2 veya 4'tür. Sonra geriye kalan mal şu tertibe göre red yoluyla pay sahiplerine taksim edilir:

a. Red'den istifade eden bir tane ise, karı veya koca payını aldıktan sonra geriye kalan ona veriiir.

8

 

1

Zevce

1/8.

7

Kız

1/2

(Tablo 42)

Meselâ ölen kişinin geride karısı ve kızı kalmışsa, meselede 1/8 ve 1/2 pay bulunur ve meselenin aslı 8 olur. Kadın 1/8 alır ki bu 1 paydır, geriye kalan 7 payın 4'ü pay olarak, 3'ü de red yoluyla kıza verilir.

b. Red'den istifade edenler iki veya daha fazla iseler, mesele kadının payının mahrecinden çıkarılır. Eğer kadın payını aldıktan sonra geriye ka­lan maî pay sahipleri arasında taksim edilebiliyorsa mesele yoktur.

4

 

}

Koca

1/4

3

Üç kız

2/3

(Tablo 43)

Meselâ ölenin gerisinde kocası ve üç kızı kalmışsa, meselenin aslı 4 olur. Çünkü kocanın payı 1/4'dir. Geriye kalan 3 pay da kıziara pay ola­rak ve red yoluyla verilir. Fakat kadın payım aldıktan sonra geriye kalan mal, pay sahiplerine red yoluyla taksim edilerniyorsa, meselenin tashih edilmesi gerekir. Meselenin tashihi hususundaki kaideleri daha Önce izah etmiştik. Meselenin aslı 4 olur, fertlerle paylar arasında da tebayün olursa, meselenin aslı olan 4, fertlerin sayısı olan 3'le çarpılır veya fertlerle paylar arasında tevafuk varsa meselenin aslı, fertlerin toplam sayısının yarısıyla çarpılır.

 

Tashih

Asi

Pay Miktarı

 

24 =

8x

3

3

1

Zevce

1/8

21

7

Üç kız

2/3

(Tablo 44)

Burada meselenin aslı kadının payının aslı olan 8'dir. Kadına 1/8 ve­rilir. Geriye kalan 7 payın, pay olarak ve red yoluyla üç kıza taksim edil­mesi mümkün değildir. Bu durumda aralarında tebayün olduğu için meselenin aslı olan 8, kızların sayısı olan 3 ile çarpılır (8x3=24), böylece mesele 24'le tashih edilmiş olur. Sonra her varisin payı sehm'in cüzüyle, yani 3 ile çarpılır. Çıkan sonuç kızların sayısına göre taksim edilir.

Tevafukun misali şöyledir:

Tashih

Asi

Pay  Miktarı

 

8 =

4x

2

 

2

1

Koca

1/4

6

3

Altı Kız

2/3 .,

.   (Tablo 45)

Burada meselenin aslı 4'tür. Çünkü koca 1/4 alır. Geriye kalan 3 pay ise, pay ve red yoluyla altı kıza verilir. Oysa 3 pay, altı kıza kesirsiz olarak taksim edilemez veya 6 ile 3 arasında tevafuk vardır. Çünkü hem 6'nm, hem de üçün 1/3'i vardır; 6'nm 1/3'i 2, üçün 1/3'i ise l'dir. Bu durumda 6'nın tevafuku olan 2 alınarak meselenin aslı olan 4'Ie çarpılır (2x4=8) ve mesele 8'le tashih edilmiş olur. Sonra sehm'in cüzü, yani sekizin yarısı olan 4, miras paylarının sayısı ile çarpılır, çıkan sonuç pay sahiplerinin sayısına göre taksim edilir. Nitekim bu meseleyi yukarıda açıklamıştık.

3- Mirastan red yoluyla istifade edenler birden fazla iseler ve kadının payından geriye kalan mal da onlar arasında taksim edile biliyorsa sorun kalmaz; bu durumda mesele 8'le tashih edilmiş olur. Bunun misali Tablo 46'da olduğu gibidir.

4

 

1

Zevce

1/4

1

Anne

1/6

2

Annebİr iki kardeş

1/3

(Tablo 46)

Burada, ölen kişinin geride karısı, annesi ve anabir iki kardeşi kal­mıştır. Burada meselenin aslı 4'tür. Bu da reddedilen paylardan istifade edemeyen kadının payının mahrecidir. Bu durumda kadın 1/4 alır, geriye kalan 3 payın birini de anne alır, geriye kalan 2 payı da anabir olan kardeşler birer pay almak üzere paylaşırlar. Fakat kadın payını aldıktan sonra terekeden geriye kalan mal redden istifade edenler arasında taksim edilemiyorsa, biz bu durumda pay alanlar için müstâkil bir mesele kurar ve onların meseleleri ile birinci meseleden olan paylan arasındaki duruma bakarız; şayet tebayün varsa red meselesini zevciyyc meselesiyle (4 ile) çarparız ki bu her iki meseleyi de derleyen bir hesaptır. Sonra zevciyye paylarını sehm'in cüzüyle çarparız ki bu da red meselesidir. Kendilerine red malı verilenlerle sehm'in cüzünü, yani zevciyye meselesinde kendilerine red payından verilenlerin paylarıyla çarparız ki o da birinci meseleden olan paylarıdır. Bunun misali de Tablo 47'de olduğu gibidir.

(Pay Miktarı)    (Pay  Miktarı) (3)              (4)      .

Toplam

Mesele-i Red

Mesele-i Zevciyye

 

 

16      '

4

4

 

 

.   4 ■

0

1

Zevce

1/4

9 1

3 1

3

Ana-bababir kızkardeş Bababİr kızkardeş

1/2 1/6

(Tablo 47)

Burada, ölen kişinin karısı, ana-bababir olan kızkardeşi, bababir olan kızkardeşi kalmıştır. Bu meselede kadının payının red meselesiyle çarpıldığı ve sonucun 16 olduğu açıktın. Sonra kadının payı, payların cü­züyle çarpılır, bu da red meselesidir. Sonra malların kendilerine redde­dildiği kişilerin payları ile payın cüzü çarpılır (3), bu da onların zevciyyet meselesindeki paylandır. Bunların tümü kendilerine red yoluyla mal veri­len kişilerin meselesinde olduğu gibi, zevciyyet meselesinden aldıkları paylar arasında tebayün olduğu zaman böyledir. Eğer meseleleriyle paylan arasında temasül varsa, zevciyyet meselesi bu iki meseleyi derleyen meseledir. Çünkü geriye kalan malın kendilerine verildiği kimselere, zevciyyet meselesinde payları taksim edilir..

 

Toplam

Mesele-i Red

Mesele-i Zevciyye

 

 

4

3

4

 

 

1

0

1

Zevce

1/4

1

1

3

Anne

1/6

2

2

Anabir iki kızkardeş

1/3

(Tablo 48)

Burada, ölen kişinin geride hanımı, annesi, anabir iki kızkardeşi kal­mıştır. Burada zevce 1/4 alır, anne 1/6 alır, anabir iki kızkardeş İse 1/3 alırlar.

Red meselesi bazen tashihe muhtaç olur. Bu durumda onun tashihi yapılır, tashihten sonra daha önce sebkat edenle zikrettiğimiz yöntem uy­gulanır.

(Pay Miktarı) (3)

Iashih

Toplam

Mesele-i Red

Mesele-i Zevciyye

 

 

12

4

3

4

 

 

3

1

0

1 ,

Zevce

1/4

3 6

1 2

1

2

3

Anne

Anabir üç kızkardeş

1/6 1/3

(Tablo 49)

Burada, ölen kişinin geride hanımı (1/4), annesi (1/6), anabir üç kız-kardeşi (1/3) kalmıştır.

Bu meselede açık olan şudur ki kendilerine zevciyyet meselesinden geri kalan malın verildiği kimselerin payı, onların sayılarına göre taksim edilir. Bu yüzden burada derleyici meselenin, zevciyyet meselesi olduğu kabul edilir. Fakat anabir kızkardeşlerin payı (2) derleyici meseleden on­ların sayılarına taksim edilemez. Çünkü onların sayısı 3'tür. Bu durumda cemedici olan meseie anabir olan kızkardeşlerin sayısıyla çarpılarak tashih edilir. Çünkü onların payı olan 2, sayıiarı olan 3'e mübayenet etmektedir. Tashihten sonra onlara payları verilir ki bu da her kızkardeşe 2 pay verilmesi demektir.            

 



[1] Ebu Dâvud/2956, (Mikdam b. Mâdikerb'den sahih senedle)

[2] Buharî/1233, Müs!im/l628

 

Online Bağış
Hediyen Dünyanın En Güzel Hediyesi Olsun
Haftanın Hutbesi
16.02.2024 Dünyayı Barış Ve İtidale Çağırıyoruz
09.02.2024 Hayatı Değerli Kılan Ölçü: İman
02.02.2024 Rabbimiz, Müminleri Yalnız Ve Yardımsız Bırakmaz
26.01.2024 Mülk Sûresinden Mesajlar
19.01.2024 Bizi Güçlü Kılan, Birlik Ve Beraberliğimizdir
12.01.2024 Allah’ın Rahmet Ve İnayetine Sığınmanın Adı: Eûzü-Besmele
Kur'an-ı Kerim Dinle
DİB Kur'an Portalı
Ramazan Pakdil Sureler
Bünyamin Topçuoğlu
Bünyamin T.oğlu Aşirler
İlhan Tok Hatim
Abdussamed Hatim
Abdul Rahman Al Sudais
Ahmed Al Ajmi Hatim
F.Çollak Görüntülü Hatim
İshak Daniş Hatim
5 Hafız OK takipli Hatim
Mehmet Emin Ay Hatim
İsmail Biçer Ok Takipli
İsmail Biçer Aşr-ı Şerifler
114 Sure 114 Hafız
S.Hafızlar Görüntülü
Kur'an International
Tefsir
Cüz Cüz Kur’an Özeti
Her Cüzden Üç Mesaj
Elmalı Tefsiri
Elmalı Meali
Fizilali Kur'an
DİB Kuran Meali
Kur'an-ı Nasıl Anlayalım
Fıkıh
K.İslam Fıkhı
R. Muhtar-İbn-i Abidin
Gurer Ve Dürer
Mülteka El Ebhur
Kuduri Tercümesi
Nûru'l-îzâh Tercümesi
Büyük Şafi Fıkhı
Detaylarıyla Namaz
Hadis
Kütübüs-Sitte
Sahihi Buhari
Riyazüs Salihin
Ellü'lüü vel-Mercan
Hadis El Kitabı
40 Hadis ve izahı
Uydurma Hadisler
Üye Adı
Parola

Şifremi unuttum -
Sayfa oluşturulma süresi: 0.02 saniye 14,856,039 Tekil Ziyaretçi
Copyright © 2012 islamda Hayat
Sitemizdeki Vaaz, Hutbe ve Yazılar kaynak göstermek şartı önceden izin Almadan Ticari Amaçlar Dışında Kullanmak Serbestir.

Tüm Bilgiler Ümmete Vakıftır copyright © 2002 - 2024