Dini hayatımızda çok önemli yeri olan rahmet ve bereket mevsimi, her senenin kutlu misafiridir ramazan.

Günümüzde bencillik, bireysellik, dünyevileşme ve nemelazımcılık gibi olumsuzluklar insanoğlunu adeta esir almış durumdadır.

Dinimizin emirlerinden olan zekât ve Ramazan ayında vermemiz gereken fitre, malî birer ibadettir.

Rahmet ve mağfiret ayı Ramazanın son günlerine ulaşmış bulunuyoruz. Rabbimizin izniyle yarın akşam Kadir gecesini idrak etmenin mutluluğunu yaşayacağız.

Bir rahmet, mağfiret iklimi olan şu mübarek günlerde İslam dünyasının çeşitli yerlerinden felaket haberleri gelmektedir. Ne acıdır ki, son yıllarda Ramazana, gönüllerimiz mahzun, gözlerimiz yaşlı olarak giriyoruz.

“O geliyor” diye kapılara koştuk. Onu heyecanla karşıladık. Rahmet ayı Ramazan misafir oldu bizlere. Nadide hediyeleri ile... Sabır, takva, kanaat, iftar, sahur, mukabele, teravih, Kadir Gecesi ve bağışlanma...

Bundan tam 28 gün önce hepimiz, Ramazan-ı şerifin gelmesiyle heyecanlanmış, onu neşe ile karşılamıştık. Oruca, iftara, sahura, teravihe, mukabeleye kavuşmanın tarifsiz sevincine gark olmuştuk.

Allah’a kul ve Resulüne ümmet olmak ile en büyük şerefe, onur ve bahtiyarlığa erişen mümin kardeşlerim! Bayramınız mübarek olsun!