Tefekkür
Gönderen Kadir Hatipoglu - Ocak 21 2021 11:53:21

Tefekkür                       Vaaz Resimleri: w.jpg

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

İnsan, tefekkür edebilme özelliği sayesinde diğer varlıklardan ayrılır. O, diğer mahlukat gibi varlık âleminin bir parçasıdır. Ancak parçası olduğu bu âlemi okuyabilmek ve hakikati zihniyle arayıp bulabilmek insana mahsustur. Allahü teâlânın yarattığı şeylerden ibret almaktır.

قَالَ رَسُولُ اللّهِ: قَالَ اللّهُ تَعالى: أنَا عِنْدَ ظَنِّ عَبْدِي بِي.

 Ebu Hureyre'den gelen diğer bir hadiste Resulullah şöyle buyurmuştur:"Allah Teala hazretleri şöyle buyurdu: "Ben, kulumun benim hakkımdaki zannına göreyimdir." [Buharî, Tevhid 35;).]

كِتَابٌ أَنْزَلْنَاهُ إِلَيْكَ مُبَارَكٌ لِيَدَّبَّرُوا آيَاتِهِ وَلِيَتَذَكَّرَ أُولُو الْأَلْبَابِ

“ (Resulüm!) Sana bu mübarek Kitab'ı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik”. Sad 29

 وَلَقَدْ صَرَّفْنَا فِي هَٰذَا الْقُرْآنِ لِيَذَّكَّرُوا 

“ Biz, düşünüp anlasınlar diye bu Kur'an'da (çeşitli ikaz ve ihtarları) türlü şekillerde tekrar ettik.” İsra 41

Allah’ın Yaratma Sanatını Görebilmenin Yolu: Tefekkür

Tefekkür etmek evrendeki her şeye Allah’ın üstün yaratma sanatının birer delili olarak bakmaktır. Tefekkür Yüce Rabbimiz’in azametini, sonsuz rahmetini ve üstün yaratma sanatını gösterir.Yediğimiz her şeyin tadı,rengi,kokusu,,

رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هَٰذَا بَاطِلًا سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ

 “(Ve derler ki:) "Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek Yücesin, bizi ateşin azabından koru." (Al-i İmran Suresi, 191)

Düşünce Tembelliğinden Kurtulmak

Oysa insan tefekkür etmekle gelişir. Doğruları görebilme yeteneğinin artması, adalet duygusunun güçlenmesi, her konuda akledebilme özelliği ve benzeri meziyetlerin kazanılması da tefekkür vesilesiyle gerçekleşir.

Düşünmekten Kaçınanları Bekleyen Zor Hesap

 وَجِيءَ يَوْمَئِذٍ بِجَهَنَّمَ ۚ يَوْمَئِذٍ يَتَذَكَّرُ الْإِنْسَانُ وَأَنَّىٰ لَهُ الذِّكْرَىٰ . يَقُولُ يَا لَيْتَنِي قَدَّمْتُ لِحَيَاتِي

“ O gün cehennem getirilir, insan yaptıklarını birer birer hatırlar. Fakat bu hatırlamanın ne faydası var! . (İşte o zaman insan:) "Keşke bu hayatım için bir şeyler yapıp gönderseydim!" der. Fecr 23-34

                 Ayetinde de bildirildiği gibi ancak cehennemi gördükten sonra gerçek anlamda düşünmeye başlarlar.

Tefekkür Etmenin Güzel Karşılığı

Peygamber Efendimiz (sav)’in

تفكر ساعة خير من عبادة سنة

“Bir saat tefekkür, bin yıl nafile ibadetten hayırlıdır."

            Hz. Muhammed (s.a.s)’e en çok etki eden ayetlerden biri, tefekkürle ilgilidir. İki kişi Hz. Âîşe (r.a)’ı ziyaret etmişler. Onlardan biri, “Hz. Muhammed (s.a.s)’de gördüğünüz etkileyici bir şeyi bize anlatır mısınız?” deyince, Hz. Âîşe (r.an) şöyle demiştir:  “Resulullah (s.a.s) bir gece kalktı, abdest alıp namaz kıldı. Namazda çok ağladı. Gözlerinden akan yaşlar sakallarını ve secde esnasında yerleri ıslattı. Sabah ezanı için gelen Hz. Bilâl (r.a): 

 

“Ya Resulullah (s.a.s)! Geçmiş ve gelecek bütün günahlarınız affedildiği halde, sizi ağlatan nedir?” deyince, o: “Bu gece Yüce ALLAH bir ayet indirdi. Beni bu ayet ağlatmaktadır” dedi ve ayeti okudu:

 إِنَّ فِي خَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَاخْتِلَافِ اللَّيْلِ وَالنَّهَارِ لَآيَاتٍ لِأُولِي الْأَلْبَابِ . 

       “Göklerin ve yerin yaratılışında, gecenin ve gündüzün gidip gelişinde elbette aklıselim sahipleri için  ibret verici deliller vardır” (Âl-i_İmrân,3/190).

Ondan sonra Resulullah (s.a.s):

 

 “Bu ayeti okuyup da üzerinde tefekkürde bulunmayan, düşünmeyen kişilere yazıklar olsun” dedi. (İbn Hibbân, Sahîh, II, s. 386; Gazâlî, İhyâu Ulûmu’d-Dîn, çev.: Mustafa Müftüoğlu, İstanbul 1988, I-IV, C. IV, s. 878.)

Bu ayette, tefekküre davet edilen akıl sahiplerinin durumunu açıklayan bir sonraki ayet de şöyledir:

اَلَّذِينَ يَذْكُرُونَ اللهَ قِيَامًا وَقُعُودًا وَعَلَى جُنُوبِهِمْ وَيَتَفَكَّرُونَ فِى خَلْقِ السَّمَوَاتِ وَاْلاَرْضِ رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هَذَا بَاطِلاً سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ

“Onlar ki Allah’ı kâh ayakta divan durarak, kâh oturarak, kâh yanları üzere zikreder, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında düşünürler ve derler ki: ‘Ey büyük Rabbimiz! Sen bunları gayesiz, boşuna yaratmadın. Seni bu gibi noksanlardan tenzih ederiz. Sen bizi o ateş azabından koru!’ ” (Âl-i İmrân, 191)

İbn Abbas'ın naklettiğine göre, bazı insanlar Allah'ın zatı hakkında düşünmek istediler. Bunun üzerine Hz. Muhammed bu hususta şu açıklamada bulundu:

"Allah'ın yarattıkları hakkında düşünün. Allah'ın zatını düşünmeyin. Allah'ın zatı hakkında düşünmeye güç yetiremezsiniz."

 

Yaratılış düşünce ilişkisi:

 وَهُوَ الَّذِي أَنْشَأَكُمْ مِنْ نَفْسٍ وَاحِدَةٍ فَمُسْتَقَرٌّ وَمُسْتَوْدَعٌ ۗ قَدْ فَصَّلْنَا الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَفْقَهُونَ

“ O, sizi bir tek nefisten (Âdem'den) yaratandır. (Sizin için) bir kalma yeri(dünya), bir de emanet olarak konulacağınız yer(kabir) vardır. Anlayan bir toplum için ayetleri ayrıntılı bir şekilde açıkladık.” Enam 98

Düşünceye çağrı ve düşüncenin önemi:

 وَمَنْ نُعَمِّرْهُ نُنَكِّسْهُ فِي الْخَلْقِ ۖ أَفَلَا يَعْقِلُونَ

“ Kime uzun ömür verirsek biz onun gelişmesini tersine çeviririz.(çocuk gibi güçsüz hale dönüştürürüz) Hala daha akıllanmayacaklarmı?” Yasin 68

 أَفَلَا يَتَدَبَّرُونَ الْقُرْآنَ ۚ وَلَوْ كَانَ مِنْ عِنْدِ غَيْرِ اللَّهِ لَوَجَدُوا فِيهِ اخْتِلَافًا كَثِيرًا

“Hala Kur'an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi? Eğer o, Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı.” Nisa 82

  a)-Evren, kainatı düşünmek

 الَّذِينَ يَذْكُرُونَ اللَّهَ قِيَامًا وَقُعُودًا وَعَلَىٰ جُنُوبِهِمْ وَيَتَفَكَّرُونَ فِي خَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هَٰذَا بَاطِلًا سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ

          “Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah'ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabındankoru !” (Ali-imran 190-191)

        b)-İnsan, toplumsal yapı ve tarih:

 قَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِكُمْ سُنَنٌ فَسِيرُوا فِي الْأَرْضِ فَانْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُكَذِّبِينَ

            “Sizden önce nice (milletler hakkında) ilahi kanunlar gelip geçmiştir. Onun için, yeryüzünde gezin dolaşın da (Allah'ın ayetlerini) yalan sayanların akıbeti ne olmuş, görün!” (Ali-imran 137)

 c)- Yaratıcının haberi:

 أَتَأْمُرُونَ النَّاسَ بِالْبِرِّ وَتَنْسَوْنَ أَنْفُسَكُمْ وَأَنْتُمْ تَتْلُونَ الْكِتَابَ ۚ أَفَلَا تَعْقِلُونَ

 “(Ey bilginler!) Sizler Kitab'ı okuduğunuz (gerçekleri bildiğiniz) halde, insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?” ( Bakara 44)

DÜŞÜNCENİN ARAÇLARI :

             a)-Kalb:

 وَلَقَدْ ذَرَأْنَا لِجَهَنَّمَ كَثِيرًا مِنَ الْجِنِّ وَالْإِنْسِ ۖلَهُمْ قُلُوبٌ لَا يَفْقَهُونَ بِهَا وَلَهُمْ أَعْيُنٌ لَا يُبْصِرُونَ بِهَا وَلَهُمْ آذَانٌ لَا يَسْمَعُونَ بِهَا ۚ أُولَٰئِكَ كَالْأَنْعَامِ بَلْ هُمْ أَضَلُّ ۚ أُولَٰئِكَ هُمُ الْغَافِلُونَ

“Andolsun, biz cinler ve insanlardan birçoğunu cehennem için yaratmışızdır. Onların kalpleri vardır, fakat onunla gerçeği anlamazlar; gözleri vardır, onlarla görmezler; kulakları vardır, onlarla işitmezler. İşte onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da şaşkındırlar. İşte asıl gafiller onlardır.” (Araf 179)

b) Göz-görmek:

 قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الْأَعْمَىٰ وَالْبَصِيرُ  أَفَلَا تَتَفَكَّرُونَ

“ De ki: Kör ile gören hiç bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?” (Enam 50)

Allahın nimetleri, kainatın yaratılışı, yerler ve göklerdeki düzen, düşünülmeli … gelmiş geçmiş ümmetlerden dersler çıkarılmalı…..

 الَّذِي خَلَقَ سَبْعَ سَمَاوَاتٍ طِبَاقًا ۖ مَا تَرَىٰ فِي خَلْقِ الرَّحْمَٰنِ مِنْ تَفَاوُتٍ ۖ فَارْجِعِ الْبَصَرَ هَلْ تَرَىٰ مِنْ فُطُورٍ . ثُمَّ ارْجِعِ الْبَصَرَ كَرَّتَيْنِ يَنْقَلِبْ إِلَيْكَ الْبَصَرُ خَاسِئًا وَهُوَ حَسِيرٌ . وَلَقَدْ زَيَّنَّا السَّمَاءَ الدُّنْيَا بِمَصَابِيحَ

 “O ki, birbiri ile ahenktar yedi göğü yaratmıştır. Rahman olan Allah'ın yaratışında hiçbir uygunsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun? . Sonra gözünü, tekrar tekrar çevir bak; göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) aciz ve bitkin halde sana dönecektir. . Andolsun ki biz, (dünyaya) en yakın olan göğü kandillerle donattık.” (Mülk 3-4-5)

 يُنْبِتُ لَكُمْ بِهِ الزَّرْعَ وَالزَّيْتُونَ وَالنَّخِيلَ وَالْأَعْنَابَ وَمِنْ كُلِّ الثَّمَرَاتِ ۗ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ

“ (Allah) su sayesinde sizin için ekinler, zeytinler, hurmalar, üzümler ve diğer meyvelerin hepsinden bitirir. İşte bunlarda düşünen bir toplum için büyük bir ibret vardır.”. (Nahl 11)

 كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ اللَّهُ لَكُمْ آيَاتِهِ لَعَلَّكُمْ تَعْقِلُونَ

“ İşte düşünesiniz diye Allah size ayetlerini böyle beyan ediyor(açıklıyor).”  (Bakara 242)

 

Tefekkürün…dindeki..yeri
1- Allah’ın mahluklarındaki güzellik ve faydaları düşünmek, Ona inanıp Onu sevmeye sebep olur. 
2- Onun vâd ettiği sevapları düşünmek, ibadet yapmaya sebep olur. 
3- Onun bildirdiği azapları düşünmek, Ondan korkmaya, kötülük etmemeye, günahtan kaçmaya sebep olur. 
4- Onun nimetlerine, ihsanlarına karşılık, nefsine uyarak günah işlediğini, gaflet içinde yaşadığını düşünmek, Allah’tan utanmaya sebep olur.

5- Allah'ın yaratış sırlarını, dünya hayatının gerçeğini, cennet ve cehennemin varlığını, olayların iç yüzünü kavrar.

6-Allah'ın razı olduğu bir kul olmanın önemini daha iyi anlar, din ahlakını gereği gibi yaşar.

7-Gördüğü herşeyde Allah'ın sıfatlarını tanır, gereksiz kuruntulara, dünyaya yönelik hırslara kapılarak kendini sıkıntıya sokmaz.

8-Her an Allah’ı yanında hisseder

Bunlar, düşünen bir insanın dünyada kazanacağı güzelliklerden sadece birkaçıdır.           

---Güzel sesli bir hafız Kur'an okuyordu. Kulağına gelen bu güzel sesten etkilenen Hz. Mevlana da gözyaşıyla dinliyordu. Bu sırada elini ağzına kapayarak esneyen bir adam, Mevlana'nın bu gözyaşlarına bir mana veremeyerek sordu:


            -Efendi Hazretleri niçin ağlıyorsunuz, ağlanacak bir şey mi var ortada?
Mevlana esneyen adama anlayacağı dilden cevap verdi: 

 

-Güzel sesli hafızlardan gelen Kuran sesi bana, cennet kapısının açılış sesi gibi geliyor da onun için...


            Esnemeyen devam adam da başını sallayarak:

 -Bana da cennet kapılarının açılış sesi gibi geliyor, dedi.

Mevlana küçük bir düzeltme yaptı:

 - Aramızda ince bir fark var, dedi. Senin duyduğun ses, cennet kapısının açılış sesi değil kapanış sesi olmalıdır. Çünkü dedi, açılış sesi gözyaşı döktürür, kapanış sesi ise uyku getirir...

  --- Hasan Basrî'den şöyle rivayet ediliyor: 'Tefekkür, sana sevap ve günahlarını gösteren bir aynadır'.
 --- İbn Abbas şöyle demiştir: '

Tefekkür içinde kılınan normal iki rek'at namaz, tefekkürsüz bütün bir geceyi ibadetle geçirmekten daha hayırlıdır!'


             ----Ebu Şureyh bir ara yürürken birden oturdu ve abasını başına çekerek ağlamaya başladı. Ona 'Seni ağlatan nedir?' dediler. Cevap olarak şöyle dedi:

 'Ömrümün boş olarak geçtiğini, amelimin azlığını ve ecelimin yaklaştığını düşündüm de!'

Resulullah(asm) buyurdular ki:    قَالَ رَسُولُ اللّهِ

Rabbim bana Dokuz şey emretti:

 خَشْيَةِ الله في السِّرِّ والعلانية ،

1-Gizli halde de aleni halde de Allah’tan korkmamı,

 وكلمة العدل في الغضب والرضا ،

2-Öfke ve rıza hâlinde de adaletli söz söylememi

 والقصد في الفقر والغنى ،

3-Fakirlikte de zenginlikte de iktisad yapmamı

 وأن أَصِلَ مَنْ قَطَعَنِي ،

4-Benden kopana da sıla-ı rahim yapmamı

 وأعطي مَنْ حَرَمَنِي ،

5-Beni mahrum edene de vermemi

 وأعْفُوَ عَمَّنْ ظَلَمَنِي ،

6-Bana zulmedeni affetmemi

 وأن يكون صَمْتي فِكْرا ،

7-Susma hâlimin tefekkür olmasını

 ونُطْقِي ذِكْرا ،

8-Konuşma hâlimin zikir olmasını

 ونظري عبرة

9-Bakışımın da ibret olmasını .      (Kutub-i Sitte 16/5838.Hadis)

            Tefekkür, evvelâ, bir ilk bilgiye dayanmalıdır. Yoksa âmiyâne, câhilane tefekkürlerle hiçbir yere varılamaz. Böyle kapalı tefekkür, zamanla bıkkınlık meydana getirir.

 

 



islam ve Hayat,Güncel Vaaz ve Hutbeler