Fetva Konuları
NAFİLE NAMAZLAR
216. Tahiyyetü’lmescid namazının hükmü nedir? Kerâhet vakitlerinde kılınması
caiz midir?
Tahiyyetü’lmescid namazının, camiye girildiğinde kılınması sünnettir. Nitekim
Hz. Peygamber (s.a.s.), söz konusu namazla ilgili olarak; “Sizden biriniz
mescide girdiğinde oturmadan iki rek‘at namaz kılsın.” (Müslim,
Salâtü’lmüsâfirîn, 69) buyurmuştur.
Tahiyyetü’lmescid namazı Hanefilere göre iki veya dört, Malikilere göre ise iki
rekât kılınır. Şâfiîlere göre aslolan iki rekât olmakla birlikte Şafii ve
Hanbeliler bu niyetle istendiği kadar namaz kılınabileceğini ifade etmişlerdir.
Hanefîler, nafile namaz kılmanın mekruh sayıldığı vakitlerde tahiyyetü’lmescid
namazının kılınamayacağı kanaatindedir. Şâfiîlere göre tahiyyetü’lmescid mutlak
değil sebebe bağlı nafile namazlardan olduğu için bu vakitlerde de kılınabilir (Şirbînî,
Muğnî’lmuhtâc, I, 200).
Ezan okunduğu sırada mescide giren kimsenin bu namazı kılması Hanefîlere göre
mekruh iken Şâfiîlere göre mekruh değildir. Ancak müezzin kâmet getirirken veya
cemaatle namaza başlandığında mescide giren kişinin tahiyyetü’lmescid kılmasının
mekruh olduğu hususunda ise fakihler görüş birliği içindedir.
Hanefîler, Cuma namazında hatip minberde iken mescide giren kimsenin oturup
hutbeyi dinlemesi gerektiğini ve tahiyyetü’lmescid kılmasının mekruh olduğunu
söylemiştir. Şâfiîlere göre ise uzatmamak ve iki rek‘atı geçirmemek şartıyla
kılınmalıdır.
Mescide giren kişinin, meşguliyet veya kerâhet vaktinin girmesi gibi sebeplerle
bu namazı kılamaması durumunda, “Sübhânallâhi ve’lhamdü lillâhi ve lâ ilâhe
illallâhü va’llâhü ekber” demesi müstehaptır; bazı âlimler buna “ve lâ havle ve
lâ kudrete illâ bi’llâhi’laliyyi’lazîm” cümlesini de eklemiştir.
Hanefiler, herhangi bir namazı kılmak veya farz namazı cemaatle kılmak suretiyle
de mescidin hakkının verileceğini, dolayısıyla en az iki rekat farz veya nafile
namazı kılmak niyetiyle mescide giren kişinin kıldığı bu namazın, niyet etmese
bile tahiyyetü’lmescid yerine geçeceğini ve onun sevabını da kazanacağını
belirtmişlerdir (Kâsânî, Bedâi’, I, 190191).
Mescidi Harâm’ın tahiyyesi Kâbe’yi tavaf etmektir; tavaf niyetiyle oraya giren
hemen tavafa başlamalı, tavaf niyeti olmaksızın giren ise tahiyyetü’lmescid
namazı kılmalıdır.
|