Vaaz Kategorileri
İman Konuları
İbadet Konuları
Sosyal Konular
Ramazan Vaazları
Dini Günler ve Geceler
DİB Örnek Vaazları
Kur'an'dan Öğütler
Genel Konular
islam ve Aile
Görev,Sorumluluk,Ahlak
Mevlid-i Nebi Vaazları
Ana Menü
Çocuklar İçin
Kur'an Öğreniyorm
Dinimi Öğreniyorum
Dini Bilgiler
Oyunlar
Ansiklopedi ve sözlük
Osmanlıca Sözlük
İslam Ansiklopedisi
Dini Sözlük
Dini Terimler
Küçük Lügat
Dini Kitaplar
P.Hayatı Salih Suruç
Kur'an ve Bilim
Günümüzde İslam
Kıssadan Hisse
Ehli Sünnet Yolu
İslam Tasavvufu
En Güzel Örnek
Gıybet Hastalığı
Adım Adım Kurtuluş
Mesneviden Öyküler
Kaynaklarıyla İslam Fıkhı Celal YILDIRIM

ALTINCI BÖLÜM.. 2

YARA ÜZERİNDEKİ SARGIYI MESHETMEK.. 2

A) Yara Üzerindeki Sargı Ne Zaman Meshedilebilir?. 2

B) Sargı Yarayı Aşarsa : 2

C) Yara Üzerindeki Sargının Her Tarafını Mı Meshetmek Gerekir?. 2

D) Özetliyecek Olursak : 2


ALTINCI BÖLÜM

 

YARA ÜZERİNDEKİ SARGIYI MESHETMEK

 

Mestler üzerine meshetme konusunda naklettiğimiz Câbir (R.A) hadîsi, ayni zamanda sargı üzerine meshetmeknı de ilgilidir Ne var ki İmam Ebû Hanîfe'ye göre, bu vâcibdir, farz değildir. Sahih olan da bu görüştür.[1]

 

A) Yara Üzerindeki Sargı Ne Zaman Meshedilebilir?

 

Yaraya su dokundurma tehlike arzettiğinde veya sargıyı hemen çözüp kaldırmak mümkün olmadığında bu caizdir. Çözdüğü takdir­de onu iyice saracak birini bulmak mümkün olmadığında da hüküm böyledir.[2]

Ancak yarayı soğuk su ile yıkadığı .takdirde zarar görür, sıcak su ile yıkadığında bir zarar söz konusu değilse, o takdirde sargıyı alıp yarayı sıcak su ile yıkamak gerekir. Mezhebin zahir rivayeti budur.[3]

Yarayı su ile yıkamak zarar vermediği halde yine de sargıyı çözmeyip kendi haline bırakmak Ebû Hanîfe'ye göre caizse de îma-meyn'e göre caiz değildir, Fetâvâ-yi Hindiyyenin tesbitine göre Ebû Hanife Hazretlerinin bu konuda îmameyn'in kavline döndüğü anla-şümakadır. Nitekim- el-Uyûn ve'I-Hakaik kitabında, bu meselede fetva İmameyn'in kavline göredir, denilmektedir. Çünkü bunda ihti­yat vardır.[4]

 

B) Sargı Yarayı Aşarsa :

 

Sargı yarayı aşar da yara etrafındaki sağlam yerleri de kapsar­sa, bakılır : Çözülmesi yaraya zarar veriyorsa bulunduğu hal üze­re terkedilir ve olduğu gibi meshedilir. Böyle bir zarar söz konusu değilse, yara üzerine gelen kısmı meshedilir, sağlam yer üzerindeki kısmı ise çözülüp altı yıkanır. [5]

 

C) Yara Üzerindeki Sargının Her Tarafını Mı Meshetmek Gere­kir?

 

Sahih rivayete göre, çoğu kısmını meshetmek te kâfi gelir. Müf ta bih olan da bu rivayettir. [6]Sargının yarısını veya daha azını meshetmek yeterli değildir. Bu konuda icmâ' vaki olmuştur.[7]

Henüz iyileşmiyen yara üzerindeki sargı düşecek olursa, ne ya­rayı yıkamak gerekir, ne de yapılan mesh hükümsüz kalır. Ama iyi­leştikten sonra sargı düşerse, o takdirde hem o yeri yıkamak vâcib olur, hem yapılan mesh hükümsüz kalır.[8]

Abdest aldığında yara üzerindeki ilaç üzerinde elini iyice götü­rüp getirdikten sonra ilaç düşecek olursa, bakılır : Yara iyileşmişse yıkanır, değilse yıkamaya gerek yoktur.

Kırılan tırnak veya açılan çatlaklar üzerine, altına su geçirmi-yecek bir madde konulursa, bakılır : Abdest alındığında konulan maddeyi kaldırmakta bir zarar yoksa, ayrıca bir külfet te doğur­muyorsa, kaldırılıp altı yıkanır. Aksi halde yıkamaya gerek yoktur. Ayakta ve diğer organlarda meydana gelen çatlakların içine su ge­çirmekte zorluk varsa sadece üzerine su akıtmak, bu da mümkün değilse ıslak elle meshetmek kâfidir. Yani çevresi yıkanır, çatlakla­rın üzeri ise meshedilir.[9]

Üzerine mesh yapılan sargı düşer de onun yerine yeni bir sargı kullanılırsa, o takdirde meshi iade etmek iyi olur[10].

 

D) Özetliyecek Olursak :

 

Yara üzerindeki sargıyı meshetmek, altım yıkamak gibidir. îki ayaktan birinde sargı bulunur, diğerinde ise değil; sargılı olan meshedir, sargısız bulunan yıkanır.

Mesh bir zamanla kayıtlı değildir. Abdest bozulduktan sonra yeni bir abdest alındığında sargılı bulunan kısım meshedilir.

Yarayı abdestli bir vaziyette sarmak şart değildir. Bu, abdest ve cünüplük konularında farketmez. Ayrıca sargı üzerine meshederken niyete de ihtiyaç yoktur. Bu konudaki görüş ve rivayetler ittifak ha­lindedir.[11]

Abdest organları üçer defa yıkanır. Ama yara üzeri bir defa meshedilir. İkinci ve üçüncü defaya gerek yoktur. Yani böyle bir sünnet vârid olmamıştır. Sahih olan da budur.[12]

Sargının meshedüen bir katı kaldırılırsa, alttaki kat üzerine meshi iade etmek gerekmez.[13]

Ayağı yıkayıp mestleri giydikten sonra ayrıca mesti meshetme-ye gerek yoktur. Abdest bozulup yeni bir abdest alıncaya kadar bu devam eder.

Ayaklarından birinde yara bulunan kimse yarasını sardıktan sonra abdest alır ve sargı üzerine mesheder, diğer ayağını ise yıkar ve mestlerini giyerse, artık ayrıca mestleri meshetmeye gerek yok­tur. Aslında caiz de değildir. Tabii bu hal abdest bozulup yeni bir abdest alıncaya kadar sürer.

Ayağında çıban, sivilce ve benzeri bir şey bulunduğu halde ab­dest alıp mestlerini meshettikten sonra birkaç vakit namazı kılar ve mestler üzerine mesh süresi dolunca mestleri çıkardığında çıban ya da sivilce veya yaranın kanadığını, iyice akıntı yaptığını görür fakat ne zaman bu kanamanın meydana geldiğini bilmezse, ne yapması ge­rekir? Bakılır : Yara ya da çibarun başı kurumuş bir vaziyette iken adam fecir doğduğunda mestleri giymiş ve yatsıdan sonra çıkarmışsa, sadece sabah namazını iade etmez, diğer kıldığı, namazları iade etmesi vâcib olur. Mestleri giydiğinde yara, ya da çıbanın başı kana bulaşmış ıslak vaziyette ise, hiç bir namazı   iade etmesi gerekmez.[14]

Eldivenler üzerine meshetmek caiz değildir. Çünkü bu konuda bir sünnet vârid olmamıştır.

Mestleri mesh konusunda ise, kadın ile erkek arasında bir fark yoktur.[15]

 



[1] El-Muhit - Bahrirâüt - Fetâvâ-yi Hindiyye.

Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/99.

[2] Fethulkadir - Şerh-i Vikaye - Fet&-yi Hindiyye.

[3] Şerh-i .Camiissagir - Kadahan. – Bahrirâik.

[4] Şerh-i Nükaye - Şeyh Ebülmekârim - Fetâvâ-yi Hindiyye.

Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/99-100.

[5] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/100.

[6] Hidâye - Müdmerat - Fetâvâ-yi Hindiyye..

[7] Siracülvehhac - Fetâvâ-yi Hindiyye.

[8] El-Kâfî - El-Muhit - Fetâvâ-yi Hindiyye.

[9] Et-Tebyin - El-Muhit - Fetâvâ-yi Hindiyye.

[10] Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/100.

[11] El-Hulasa-Bahrirâik - Fetâvâ-yi Hindiyye.

[12] El-Muhit - Mecmeulenhür - Fetâvâ-yi Hindiyye.

[13] Bahrirâik - İbn Abidin - Bedayi'.

[14] El-Muhit - Fetâvâ-yi Hindiyye.

[15] El-Muhit - Fetvâ-yi Hindiyye.

Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/101-102.

Online Bağış
Hediyen Dünyanın En Güzel Hediyesi Olsun
Haftanın Hutbesi
16.02.2024 Dünyayı Barış Ve İtidale Çağırıyoruz
09.02.2024 Hayatı Değerli Kılan Ölçü: İman
02.02.2024 Rabbimiz, Müminleri Yalnız Ve Yardımsız Bırakmaz
26.01.2024 Mülk Sûresinden Mesajlar
19.01.2024 Bizi Güçlü Kılan, Birlik Ve Beraberliğimizdir
12.01.2024 Allah’ın Rahmet Ve İnayetine Sığınmanın Adı: Eûzü-Besmele
Kur'an-ı Kerim Dinle
DİB Kur'an Portalı
Ramazan Pakdil Sureler
Bünyamin Topçuoğlu
Bünyamin T.oğlu Aşirler
İlhan Tok Hatim
Abdussamed Hatim
Abdul Rahman Al Sudais
Ahmed Al Ajmi Hatim
F.Çollak Görüntülü Hatim
İshak Daniş Hatim
5 Hafız OK takipli Hatim
Mehmet Emin Ay Hatim
İsmail Biçer Ok Takipli
İsmail Biçer Aşr-ı Şerifler
114 Sure 114 Hafız
S.Hafızlar Görüntülü
Kur'an International
Tefsir
Cüz Cüz Kur’an Özeti
Her Cüzden Üç Mesaj
Elmalı Tefsiri
Elmalı Meali
Fizilali Kur'an
DİB Kuran Meali
Kur'an-ı Nasıl Anlayalım
Fıkıh
K.İslam Fıkhı
R. Muhtar-İbn-i Abidin
Gurer Ve Dürer
Mülteka El Ebhur
Kuduri Tercümesi
Nûru'l-îzâh Tercümesi
Büyük Şafi Fıkhı
Detaylarıyla Namaz
Hadis
Kütübüs-Sitte
Sahihi Buhari
Riyazüs Salihin
Ellü'lüü vel-Mercan
Hadis El Kitabı
40 Hadis ve izahı
Uydurma Hadisler
Üye Adı
Parola

Şifremi unuttum -
Sayfa oluşturulma süresi: 0.32 saniye 14,864,062 Tekil Ziyaretçi
Copyright © 2012 islamda Hayat
Sitemizdeki Vaaz, Hutbe ve Yazılar kaynak göstermek şartı önceden izin Almadan Ticari Amaçlar Dışında Kullanmak Serbestir.

Tüm Bilgiler Ümmete Vakıftır copyright © 2002 - 2024