Kur'an-I Kerimi Tanıyalım

Onuncu Cüzün Özeti
1. Onuncu
cüz Enfal Suresi 41 ile başlar ve 75 ayetle sure bittikten sonra Tevbe suresi
başlar. Tevbe 93. ayetle de cüz biter.
2. Enfal
Suresi Bedir savaşıyla devam eder ve arada tüm müminlere uyarı ve nasihatlerde
bulunur.
3. Enfal
60’da
وَاَعِدُّوا لَهُمْ مَا اسْتَطَعْتُمْ مِنْ قُوَّةٍ وَمِنْ رِبَاطِ الْخَيْلِ
تُرْهِبُونَ بِهٖ عَدُوَّ اللّٰهِ وَعَدُوَّكُمْ وَاٰخَرٖينَ مِنْ دُونِهِمْۚ لَا
تَعْلَمُونَهُمْۚ اَللّٰهُ يَعْلَمُهُمْؕ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ شَيْءٍ فٖي سَبٖيلِ
اللّٰهِ يُوَفَّ اِلَيْكُمْ وَاَنْتُمْ لَا تُظْلَمُونَ
Düşmanlara karşı hazırlık içinde bulunma emredilmektedir.
4. 65-66
ayetlerde ise
يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ حَرِّضِ الْمُؤْمِنٖينَ عَلَى الْقِتَالِؕ اِنْ يَكُنْ
مِنْكُمْ عِشْرُونَ صَابِرُونَ يَغْلِبُوا مِائَتَيْنِۚ وَاِنْ يَكُنْ مِنْكُمْ
مِائَةٌ يَغْلِبُٓوا اَلْفاً مِنَ الَّذٖينَ كَفَرُوا بِاَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا
يَفْقَهُونَ
Az inanan ve sabırlı müminlerin kalabalık bir düşman ordusunu alt edeceği
müjdesi verilir.
5. 67.
ayette
مَا كَانَ لِنَبِيٍّ اَنْ يَكُونَ لَـهُٓ اَسْرٰى حَتّٰى يُثْخِنَ فِي الْاَرْضِؕ
تُرٖيدُونَ عَرَضَ الدُّنْيَاࣗ
وَاللّٰهُ يُرٖيدُ الْاٰخِرَةَؕ وَاللّٰهُ عَزٖيزٌ حَكٖيمٌ
Bedir savası esirlerinin durumuna ilişkin bir uyarı verilmiştir.
6. 71-75
ayetler arasında ise Muhacir ve Ensar dayanışmasına dikkat çekilmiş, müminlerle
birlikte hareket edenlerin onlardan olduğu var sayılmıştır. Sure bu şekilde
biter.
Tevbe Suresi Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin
irtihaline yakın bir zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın
kullarının tövbesini kabul edeceğini bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk
âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı sûreye Berâe sûresi adı da
verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir. Sûrenin başına besmelenin
yazılmamış oluşunu bazı bilginler, onun bir önceki sûrenin devamı mahiyetinde
oluşu ile açıklamışlardır. Sûrede başlıca, yaptıkları antlaşmalara bağlı
kalmayan düşmanlarla ilişkilerin kesilmesi, antlaşmalara bağlı kalanlara karşı
ise antlaşmalara bağlı kalınmasının gerekliliği; Kur’an’ın müslümanlar üzerinde
oluşturduğu etki ve Hz. Peygamber’in müslümanlar adına duyduğu endişe söz konusu
edilmektedir.
Sûrede yer alan başlıca konular şunlardır: Antlaşmalarını bozan müşriklere fesih
bildirimi yapılıp Mescid-i Harâm çevresinin putperestlerden arındırılması, Allah
ve resulüne bağlılığın ve iman kardeşliğinin diğer bütün dünyevî bağların
üstünde tutulması gerektiği, Allah’ın nimetlerini ve yardımlarını hiçbir zaman
göz ardı etmeksizin iman mücadelesindeki azim ve kararlılığın korunması,
özellikle Tebük Seferi’ne hazırlık, Tebük’e gidiş ve dönüş sırasında
münafıkların sergiledikleri davranışlar, müslümanların böyle sıkıntılı
durumlarda hataya düşme ihtimallerinin artması, Ehl-i kitap’la ilişkiler, cizye
ve zekât hükümleri, bedevî Araplar’ın dinî bildirimler karşısındaki tavırları,
yaptığı kötülüklerden samimi pişmanlık duyanların tövbelerinin kabulü hususunda
yüce Allah’ın ne kadar lutufkâr olduğu, Resûlullah’a canla başla destek olan ilk
müslümanların ve onların yolunu izleyenlerin Allah katında çok üstün bir
mertebeye sahip oldukları, Hz. Muhammed’in müminlere karşı engin şefkati, bu
gerçekleri görmezden gelenlere karşı arşın sahibi yüce Allah’a sığınmak, O’na
güvenip dayanmak gerektiği.
7. Tevbe
adıyla bilindiği üzere Allaha yapılan yöneliş demektir. Kişinin yaptığı
yanlıştan vaz geçmesi, dönmesi demektir. Sure içerisinde bir kaç tane tevbe
geçmektedir. Esas tevbe ismi ise Tebuk seferine katılmayan Ka’b b. Malik ve
diğer iki ikişinin tövbesi üzerine nazil olan ayetler münasebetiyledir.
8. İlk
24 ayet tamamen Mekke fethinden sonra cereyan eden hadiseler üzerine nazil
olmuştur. Mekkelilere dört ay sure tanınmış, iman edenler kalmış, etmeyenler ise
çekip gitmiştir.
9. 11.
ayette
فَاِنْ تَابُوا وَاَقَامُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتَوُا الزَّكٰوةَ فَاِخْوَانُكُمْ فِي
الدّٖينِؕ وَنُفَصِّلُ الْاٰيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْلَمُونَ
Tövbe eden müşriklerin Müslümanlar için din kardeşi oldukları ferman edilmiştir.
10. 25-27
ayetlerde Huneyn gazvesine değinilmiştir.
11. 28.
Ayette
يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ فَلَا
يَقْرَبُوا الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ بَعْدَ عَامِهِمْ هٰذَاۚ وَاِنْ خِفْتُمْ
عَيْلَةً فَسَوْفَ يُغْنٖيكُمُ اللّٰهُ مِنْ فَضْلِهٖٓ اِنْ شَٓاءَؕ اِنَّ اللّٰهَ
عَلٖيمٌ حَكٖيمٌ
Mekke fethinden sonra harem bölgesine Müşriklerin girmesi kesinlikle
yasaklanmıştır.
12. 30-35
ayetler arasında Hıristiyanların yanlış inançlarına değinilmiş, özellikle Yahudi
ve Hıristiyan din adamlarının halktan topladıkları ve biriktirdikleri paralar
üzerinde durulmuştur.
13.40.
ayette
اِلَّا تَنْصُرُوهُ فَقَدْ نَصَرَهُ اللّٰهُ اِذْ اَخْرَجَهُ الَّذٖينَ كَفَرُوا
ثَانِيَ اثْنَيْنِ اِذْ هُمَا فِي الْغَارِ اِذْ يَقُولُ لِصَاحِبِهٖ لَا تَحْزَنْ
اِنَّ اللّٰهَ مَعَنَاۚ فَاَنْزَلَ اللّٰهُ سَكٖينَتَهُ عَلَيْهِ وَاَيَّدَهُ
بِجُنُودٍ لَمْ تَرَوْهَا وَجَعَلَ كَلِمَةَ الَّذٖينَ كَفَرُوا السُّفْلٰىؕ
وَكَلِمَةُ اللّٰهِ هِيَ الْعُلْيَاؕ وَاللّٰهُ عَزٖيزٌ حَكٖيمٌ
Sevr mağarasında peygamber efendimizle birlikte kalan hazreti Ebubekire
değinilir.
14. 42.
ayetten sonra cüzün son ayeti 93’e kadar neredeyse tüm ayetler Tebuk gazvesinden
bahseder. Ayetlerin çoğunluğu da münafıkların savaşa gelmemek için bahane
üretmelerinden bahseder. Arada infakın öneminden, peygambere itaatten ve
müminlerle birlikte olmaktan bahsedilir.
15. 60.
ayet
اِنَّمَا الصَّدَقَاتُ لِلْفُقَـرَٓاءِ وَالْمَسَاكٖينِ وَالْعَامِلٖينَ عَلَيْهَا
وَالْمُؤَ۬لَّفَةِ قُلُوبُهُمْ وَفِي الرِّقَابِ وَالْغَارِمٖينَ وَفٖي سَبٖيلِ
اللّٰهِ وَابْنِ السَّبٖيلِؕ فَرٖيضَةً مِنَ اللّٰهِؕ وَاللّٰهُ عَلٖيمٌ حَكٖيمٌ
Zekâtın kimlere verileceğini tek tek sayar.
16. 84.
ayette
اِسْتَغْفِرْ لَهُمْ اَوْ لَا تَسْتَغْفِرْ لَهُمْؕ اِنْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ
سَبْعٖينَ مَرَّةً فَلَنْ يَغْفِرَ اللّٰهُ لَهُمْؕ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَفَرُوا
بِاللّٰهِ وَرَسُولِهٖؕ وَاللّٰهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقٖينَࣖ
Medine’nin en büyük münafığı İbni selülün ölümü neticesinde peygamber efendimiz
onun namazını kılmak istemiş Allah teala da bunu şiddetle ret etmiştir. Şöyle
buyurmuştur.
“Onların bağışlanması için Allah’a ister dua et ister etme; onların affedilmesi
için yetmiş kere de dua etsen Allah onları bağışlamayacaktır. Çünkü onlar Allah
ve resulünü inkâr etmişlerdir. Allah günaha batmış kimseleri doğru yola
iletmez.”
|