Kur'an-I Kerimi Tanıyalım

On
Dokuzuncu Cüzün Özeti
1. On
Dokuzuncu Cüz Furkan Sûresi 21. ayetle başlar. Sonrasında Şuara Sûresi gelir. Bu
Sûre de bittikten sonra Neml Sûresi gelir ve Neml Sûresi 55. ayetle cüz biter.
Furkan Sûresi
2. 21-34
ayetler arasında ana konu Kuran’dır. Peygamberi tekzip etmeleri, insan peygamber
yerine melekten bir peygamber talep edilmesi, peygamber efendimizin:
وَقَالَ الرَّسُولُ يَا رَبِّ اِنَّ قَوْمِي اتَّخَذُوا هٰذَا الْقُرْاٰنَ
مَهْجُوراً
Ya Rab, bu halkım Kuran’ı terk etti, diye şikâyette bulunması, Ve
وَكَذٰلِكَ جَعَلْنَا لِكُلِّ نَبِيٍّ عَدُواًّ مِنَ الْمُجْرِمٖينَؕ وَكَفٰى
بِرَبِّكَ هَادِياً وَنَصٖيراً
Her peygamberin mutlaka azılı düşmanlarının olduğu gibi konular işlenmiştir.
3. 35-44
ayetler arasında Peygamberi, Onun getirdiği hakikatleri tekzip eden halkların
helak edildiği ve kendi arzularını ilah edinenlerin akılsızlar olduğu
vurgulanır.
4. 45-62
ayetler arasında Allah teâlânın yüceliğinden bahsedilir. Gölgeyi uzatması,
gecenin dinlenme, gündüzün de aktivite/çalışma zamanı olduğu, rüzgarın Allah’ın
rahmeti olduğu, denizlerin tatlı ve acı olduğu ve benzeri nimetler anlatılır.
Tüm nimetlerin yegane sahibi Allah olmasına rağmen insanların Allahı bırakıp da
başka tanrılara tapmaları da ayetler arasında anlatılır.
5. 63-77
ayetler arasında ise Rahman’a kulluk yapanların özellikleri anlatılır. Buna göre
müminler yer yüzünde ağır adımlarla yürür, cahillerden yüz çevirir, gece vakti
namaz kılar, cehennem azabından korunmak için dua eder, infak ettikleri zaman
aşırılığa ve cimriliğe gitmez, Allah’tan başkasına ibadet etmez, adam öldürmez,
zina etmez, yalan şahitlik etmez, boş şeylerden nazikçe uzaklaşır, Rablerinin
ayetlerini duydukları zaman kör ve sağır kesilmez ve
وَالَّذٖينَ يَقُولُونَ رَبَّـنَا هَبْ لَنَا مِنْ اَزْوَاجِنَا وَذُرِّيَّاتِنَا
قُرَّةَ اَعْيُنٍ وَاجْعَلْنَا لِلْمُتَّقٖينَ اِمَاماً
Rabbimiz bize eşlerimizden ve çocuklarımızdan bize göz aydınlığı nasip et, bizi
Muttakîlerin imamı kıl, diye dua ederler.
قُلْ مَا يَعْبَؤُ۬ا بِكُمْ رَبّٖي لَوْلَا دُعَٓاؤُ۬كُمْۚ فَقَدْ كَذَّبْتُمْ
فَسَوْفَ يَكُونُ لِزَاماً
De ki: ibadetiniz /duanız olmasa idi rabbiniz ne diye değer versin,
ayeti ile Furkan Sûresi biter.
Şuara Sûresi
Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen
“eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir.
Surede
Ağırlıklı olarak Allah’ın birliği, peygamberlik, vahiy ve âhiret inancı gibi
konular ele alınmaktadır. Ayrıca Kur’an-ı Kerîm’den, onun kaynağından, şanının
yüceliğinden ve müşriklerin Kur’an karşısındaki tutumundan bahsedilmekte, örnek
ve ibret alınması için bazı peygamberlerin kıssaları ve tebliğlerinden kesitler
verilmektedir. Bu kıssalarda tarih sürecinde insan karakterinin değişmediğine,
bu sebeple insanda gerçeği inkâr etme eğiliminin her dönemde görülebileceğine,
insanoğlunun zenginlik, iktidar, nüfuz ve şöhret düşkünlüğüne, kitlesel kültür
ve ideolojilere körü körüne bağlılığına dikkat çekilmektedir. Kur’an’ın bir şair
tarafından meydana getirildiği iddiaları çürütülmekte; gerçeği kabul etmeyen
dönemin şairleri yerilmekte, ancak mümin ve makbul şairlerin de bulunduğu ifade
edilmektedir.
6.
İlk ayetlerde iman etmeyenlerin peşinden üzülmeye değmeyeceği vurgulanır.
7. 10-68
âyetleri arasında Hazreti Musa’dan ve iman etmeyen firavundan ve ona türlü türlü
sıkıntılar çıkaran halkından bahsedilir.
8. 69-104
ayetlerin ilk bölümünde hazreti İbrahim’in duasına yer verilir. Beni yaratan,
rızık veren, şifa veren odur. İkinci bölümünde ise imansız bir şekilde ölen
birisine kimsenin şefaat edemeyeceği, hiçbir samimi dostunun kalmayacağı
vurgulanır.
9. 105-122
ayetler arasında Hazreti Nuh’un mücadelesi anlatılır. Yıllar süren davet ve
tebliğine rağmen çok az kişi iman etti. Bunlar bir gemi yaptılar. Allah teâlâ
günlerce yağan yağmurlar gönderdi ve bu halkı helak etti. Nuh’un karısı ve oğlu
iman etmediği için onlar da boğulanlardan oldular. Kafirler Hazreti Nuh’a
dediler ki: Yanındaki fakirleri uzaklaştır, biz gelelim. Hazreti Nuh: Ben
müminleri kovmam diyerek onlara cevap vermiştir.
10. 123-140
ayetler arasında Hazreti Hud ve onun iman etmeyen kavmine değinilir. Kavmi diyor
ki: Yeter artık, bize vaaz etsen de etmesen de bizim için fark etmez. Biz asla
inanmayacağız. Bunun üzerine Allah teâlâ onları helak etti.
11. 141-159
ayetler arasında ise Hazreti Salih’in mücadelesi anlatılır. Aşırılığa giden,
ölçü tartıda hile yapan, helal haram ayırmadan her şeyi elde etmeye çalışan ve
mucize olarak kayadan çıkarılan deveyi kesmeleri nedeniyle helak edildiler.
12. 160-175
ayetler arasında Lut aleyhisselâmdan söz edilmiştir. Cinsel anlamda sapık olan
bir şehre peygamber olarak gönderilen Hazreti Lut uzun yıllar uğraşmasına rağmen
onları ikna edemez. Sonuçta Lut’un karısının da aralarında bulunduğu kavmi toplu
olarak helak edildi.
13. 176-191
ayetler arasında ise Hazreti Şuayb aleyhisselâmdan bahsedilmiştir. Ölçü tartıda
haksızlık yapan, insanların mallarına zorla el koyan bu halk peygamberi de
tekzip ettiler. Sonuçta bunlar da helak edildi.
Buraya kadar peygamberlerin mücadelesi anlatıldı. Her peygamber şu sözleri
mutlaka söyle: Allah’tan korkun. Bana itaat edin. Ben sizden herhangi bir ücret,
geçimlik, para pul, mevki makam istemiyorum. Benim ücretimi Rabbim verir.
14. 192-227
ayetler arasında ise Sûrenin kapanış bölümü yer alır. Peygamber efendimize bir
nevi uyarıların ve tavsiyelerin verdiği yerdir. Ayrıca peygamberlerin nasıl
mücadele ettikleri örnekleri ile gösterilmiş, peygamber efendimizin örnek alması
sağlanmıştır. Uyarı almadan, peygamber gönderilmeden hiç bir yerin helak
edilmediği vurgulanmış, iman etmeyen ve sözlerine yalan dolan katan şairler de
kınanmış, onların peşinden de azgınlık yapanların gittiği söylenmiştir.
Neml Sûresi
Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan
“en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir. Sûrede başlıca,
Süleyman peygamber ve Sebe’ melikesi, Belkıs kıssası ile Salih ve Lût
peygamberler konu edilmekte, ayrıca mü’minlerin kurtuluşa ereceği, İslâm
karşıtlarının kötü akıbetleri, öldükten sonra dirilmek ve kıyamet dile
getirilmektedir.
Bir önceki
Şuarâ ve bir sonraki Kasas sûreleriyle bir bütünlük arzeden Neml sûresinde
Allah’ın birliği, peygamberlik, vahiy ve âhiret hayatı gibi İslâm’ın inanç
esasları ele alınmaktadır. Şuarâ sûresinde olduğu gibi bazı geçmiş milletlerin
ve bunlara gönderilmiş olan peygamberlerin kıssalarından kesitler sunulmak
suretiyle insanlara öğütler verilmekte ve anlatılan olaylardan ibret almaları
istenmekte, Hz. Süleyman’ın hükümdarlığı ve Sebe’ kraliçesiyle (Belkıs) olan
öyküsüne genişçe yer verilmektedir. Kozmik deliller gösterilerek Allah’ın sonsuz
ilmi ve kudreti ispat edilmekte, kalplerde gizlenenler dahil olmak üzere evrende
var olan hiçbir şeyin Allah’a gizli kalmayacağı, müşriklerin yaptıklarının ise
bâtıl olduğu vurgulanmaktadır. Ayrıca kıyamet alâmetlerinden biri olan dâbbetü’l-arzın
çıkarılacağı haber verilmekte, mahşer gününde karşılaşılacak durumlar ve olaylar
tasvir edilmektedir.
15.
1-14 âyetler arasında Kuran’ın Allah tarafından indirilmiş olduğu anlatılır.
Ayrıca hazreti Musa kıssasından bir bölüm de burada yer alır.
16.
15-44 ayetler arasında Süleyman peygamberden bahseder.
……..
رَبِّ اَوْزِعْنٖٓي اَنْ اَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتٖٓي اَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلٰى
وَالِدَيَّ وَاَنْ اَعْمَلَ صَالِحاً تَرْضٰيهُ وَاَدْخِلْنٖي بِرَحْمَتِكَ فٖي
عِبَادِكَ الصَّالِحٖينَ
“Ey rabbim!” dedi, “Gerek bana gerekse anne babama verdiğin nimete şükretmeye ve
hoşnut olacağın iyi işler yapmaya beni muvaffak kıl. Rahmetinle beni iyi
kullarının arasına kat!”
Hazreti Süleyman’ın duası, karıncanın uyarı sözlerine tebessüm etmesi, Hudhud
isimli kuşun uzak bir memlekete gidip, orada güneşe tapan bir millet ile
karşılaşıp bu durumu Süleyman peygambere haber etmesi, Süleyman peygamberin bu
kavme bir mektup göndererek tevhid dinine çağırması, Süleyman peygamberin bu
kavmin kraliçesi olan Belkıs’ın tahtını istemesi ve hazırda olanlardan birinin
göz açıp kapayıncaya kadar geçen sürede o tahtı getirmesi, Belkıs’ın hazreti
Süleyman’ın yaptığı sarayda dolaşması gibi konular bu ayetler arasında
anlatılır.
17. 45-55
ayetler arasında Salih peygamberden ve onun azgın olan halkından bahsedilir. Lut
peygamberden bahsedilerek cüz biter.
|