Kur'an-I Kerimi Tanıyalım

Sekizinci Cüzün Özeti
1. Sekizinci
cüz Enam Suresi 111 ile başlar ve 165. ayet ile sure biter. Ardından Araf Suresi
başlar 87. ayetle cüz biter.
2. Enam
Suresi inançla ilgili bazı yanlışlıklar üzerinde durur ve her âyet bu anlamda
dikkat çekicidir.
3. Enam
120′ de
وَذَرُوا ظَاهِرَ الْاِثْمِ وَبَاطِنَهُؕ اِنَّ الَّذٖينَ يَكْسِبُونَ الْاِثْمَ
سَيُجْزَوْنَ بِمَا كَانُوا يَقْتَرِفُونَ
Günahın gizli ve açık her halinden sakınmamız emredilir.
4. 137.
Âyette
وَكَذٰلِكَ زَيَّنَ لِكَثٖيرٍ مِنَ الْمُشْرِكٖينَ قَتْلَ اَوْلَادِهِمْ
شُرَكَٓاؤُ۬هُمْ لِيُرْدُوهُمْ وَلِيَلْبِسُوا عَلَيْهِمْ دٖينَهُمْؕ وَلَوْ شَٓاءَ
اللّٰهُ مَا فَعَلُوهُ فَذَرْهُمْ وَمَا يَفْتَرُونَ
Müşriklerin günahtan haz duydukları anlatılır ve yaptıkları iğrenç işleri güzel
gördükleri vurgulanır.
5. 159.
âyette
اِنَّ الَّذٖينَ فَرَّقُوا دٖينَهُمْ وَكَانُوا شِيَعاً لَسْتَ مِنْهُمْ فٖي
شَيْءٍؕ اِنَّـمَٓا اَمْرُهُمْ اِلَى اللّٰهِ ثُمَّ يُنَبِّئُهُمْ بِمَا كَانُوا
يَفْعَلُونَ
Dinlerini bölük pörçük edenlere bir kınama vardır.
6. 160.
Âyette
مَنْ جَٓاءَ بِالْحَسَنَةِ فَلَهُ عَشْرُ اَمْثَالِهَاۚ وَمَنْ جَٓاءَ
بِالسَّيِّئَةِ فَلَا يُجْزٰٓى اِلَّا مِثْلَهَا وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ
Bir iyiliğin on kat sevap ile karşılık bulacağı anlatılır.
7. 165.
âyette
وَهُوَ الَّذٖي جَعَلَكُمْ خَلَٓائِفَ الْاَرْضِ وَرَفَعَ بَعْضَكُمْ فَوْقَ بَعْضٍ
دَرَجَاتٍ لِيَبْلُوَكُمْ فٖي مَٓا اٰتٰيكُمْؕ اِنَّ رَبَّكَ سَرٖيعُ الْعِقَابِؗ
وَاِنَّهُ لَغَفُورٌ رَحٖيمٌ
Bazılarının bazıları üzerinde bir üstünlüğü olduğu ve bunun bir imtihan sebebi
olduğu anlatılır ve sure bu ayetle biter.
Araf
Suresi Mekke döneminde inmiştir. 163-170. âyetlerin Medine döneminde indiğini
söyleyen âlimler de vardır. 206 âyettir. Sûre, adını 46. ve 48. âyetlerde geçen
“el-A’râf” kelimesinden almıştır. “el-A’râf”, yüksek yerler, yüksek mevkiler
demektir. Sûrede temel konu olarak, ilâhî vahyin doğruluğu ve vahye duyulan
ihtiyaç işlenmektedir.
8. Üslûp
ve muhteva bakımından bir önceki sûrenin (En‘âm) devamı gibi görünen A‘râf
sûresinde de iman meseleleri, bilhassa âhiretle ilgili hususlarla vahyin önemi,
ataları körü körüne taklit etmenin yanlışlığı ve zararları, müminlerle
inkârcıların âhiretteki durumlarının mukayesesi, Allah’ın mutlak hükümranlığı,
rahmetinin genişliği gibi itikadî konular işlenir.
Bunun yanında geçmiş peygamberlerin hayatlarından misaller verilerek onların
iman uğrundaki mücadeleleri gözler önüne serilir; sırası geldikçe müşrikler
uyarılır; müminlere de sabır ve sebat tavsiye edilir.
9. İlk
10 ayeti kıyamet günü hesabı üzerinde durur.
10. 11-30
ayetler arasında hazreti Adem’in yaratılış ve cennetten çıkarılış kıssası
anlatılır.
11.
44-51 ayetler arasında
وَبَيْنَهُمَا حِجَابٌۚ وَعَلَى
الْاَعْرَافِ
رِجَالٌ يَعْرِفُونَ كُلاًّ بِسٖيمٰيهُمْۚ وَنَادَوْا اَصْحَابَ الْجَنَّةِ اَنْ
سَلَامٌ عَلَيْكُمْ لَمْ يَدْخُلُوهَا وَهُمْ يَطْمَعُونَ
İse surenin ismi olan Araf olayı anlatılır. Araf yüksek tepeler demektir. Bazı
alimlere göre cennetin içinde cehenneme sınır bölgesinde bulunan yüksek tepelere
verilen isimdir.
12.
59-64 ayetlerde
لَقَدْ اَرْسَلْنَا نُوحاً اِلٰى قَوْمِهٖ فَقَالَ يَا قَوْمِ اعْبُدُوا اللّٰهَ
مَا لَكُمْ مِنْ اِلٰهٍ غَيْرُهُؕ اِنّٖٓي اَخَافُ عَلَيْكُمْ عَذَابَ يَوْمٍ
عَظٖيمٍ
Nuh aleyhisselâmdan bahsedilir.
13. 65-72
ayetlerde
وَاِلٰى عَادٍ اَخَاهُمْ هُوداًؕ قَالَ يَا قَوْمِ اعْبُدُوا اللّٰهَ مَا لَكُمْ
مِنْ اِلٰهٍ غَيْرُهُؕ اَفَلَا تَتَّقُونَ
Hud aleyhisselâmdan bahsedilir.
14. 73-79
ayetler
وَاِلٰى ثَمُودَ اَخَاهُمْ صَـالِـحاًۘ قَالَ يَا قَوْمِ اعْبُدُوا اللّٰهَ مَا
لَكُمْ مِنْ اِلٰهٍ غَيْرُهُؕ قَدْ جَٓاءَتْكُمْ بَيِّنَةٌ مِنْ رَبِّكُمْؕ هٰذِهٖ
نَاقَةُ اللّٰهِ لَكُمْ اٰيَةً فَذَرُوهَا تَأْكُلْ فٖٓي اَرْضِ اللّٰهِ وَلَا
تَمَسُّوهَا بِسُٓوءٍ فَيَأْخُذَكُمْ عَذَابٌ اَلٖيمٌ
Arasında Salih aleyhisselâmdan bahsedilmiştir.
15. 80-84
ayetler arasında
وَلُوطاً اِذْ قَالَ لِقَوْمِهٖٓ اَتَأْتُونَ الْفَاحِشَةَ مَا سَبَقَكُمْ بِهَا
مِنْ اَحَدٍ مِنَ الْعَالَمٖينَ
Lut aleyhisselâmdan söz edilmiştir.
16. 85
– 94 ayetler arasında ise
وَاِلٰى مَدْيَنَ اَخَاهُمْ شُعَيْباًؕ قَالَ يَا قَوْمِ اعْبُدُوا اللّٰهَ مَا
لَكُمْ مِنْ اِلٰهٍ غَيْرُهُؕ قَدْ جَٓاءَتْكُمْ بَيِّنَةٌ مِنْ رَبِّكُمْ
فَاَوْفُوا الْكَيْلَ وَالْمٖيزَانَ وَلَا تَبْخَسُوا النَّاسَ اَشْيَٓاءَهُمْ
وَلَا تُفْسِدُوا فِي الْاَرْضِ بَعْدَ اِصْلَاحِهَاؕ ذٰلِكُمْ خَيْرٌ لَكُمْ اِنْ
كُنْتُمْ مُؤْمِنٖينَۚ
Şuayb aleyhisselâmdan bahsedilmiştir ve 85. âyette cüz biter.
|