|

ALLAH’I TANIMAK VE O'NA İMAN ETMEK
Kur’ân'da;فامنوابالله “Allah’a iman edin”, اطيعوا الله“Allah’a itaat edin” ve واعبدوا ربكم “Rabbinize ibadet edin” (Hac, 77) buyurulmaktadır. İnsanın Allah’a iman edip ibadet ve itaat edebilmesi için önce O’nu tanıması gerekir. Allah’ı tanımak insanın temel görevidir. Zâriyât suresinin 56. âyetinde geçen “ibadet” kavramı Allah’ı tanımak (marifet) anlamına da gelir. Nitekim Hasan el-Basrî,, Mücahid b. Cebr ve İbn Cüreyc âyetteki “ibadet” kelimesine “marifet” anlamı vermişlerdir. Buna göre âyetin anlamı; وما خلقت الجن والانس الا ليعبدون“Ben cinleri ve insanları ancak beni tanısınlar diye yarattım” şeklindedir. Müfessir Sa’lebî, “Bu mana güzeldir. Çünkü Allah cinleri ve insanları yaratmasaydı, O'nun varlığı ve birliği bilinmezdi” demiştir. Ayette geçen “liya’büdûni” cümlesine “liya’rifûni” (beni tanısınlar, bilsinler) anlamını vermek isabetsiz değildir. Ancak ibadet, sadece Allah’ı tanımaktan ibaret değilse de ibadetin başı ve ilk şartıdır. İnsanın Allah’a kulluk edebilmesi için her şeyden önce Allah’ı tanıması gerekir. O’nu tanımadan O’na îman, ibadet ve itâat etmek mümkün değildir.
قل انما حرم ربي و ان تقولوا على الله ما لا تعلمون
“(Ey Peygamberim!) Deki Rabbim ... Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır” (A’râf,7/33) anlamındaki âyet, insanın Allah’ı tanıması gerektiğini ifade etmektedir. Allah’ı tanımayan, bilmeyen ve O’nu anlamayanlar Zümer suresinin “Allah’ın kadrini gereği gibi bilemediler” وما قدروا الله حق قدره anlamındaki 67. âyeti ile kınanmaktadır.
| |