Vaaz Kategorileri
İman Konuları
İbadet Konuları
Sosyal Konular
Ramazan Vaazları
Dini Günler ve Geceler
DİB Örnek Vaazları
Kur'an'dan Öğütler
Genel Konular
islam ve Aile
Görev,Sorumluluk,Ahlak
Mevlid-i Nebi Vaazları
Ana Menü
Çocuklar İçin
Kur'an Öğreniyorm
Dinimi Öğreniyorum
Dini Bilgiler
Oyunlar
Ansiklopedi ve sözlük
Osmanlıca Sözlük
İslam Ansiklopedisi
Dini Sözlük
Dini Terimler
Küçük Lügat
Dini Kitaplar
P.Hayatı Salih Suruç
Kur'an ve Bilim
Günümüzde İslam
Kıssadan Hisse
Ehli Sünnet Yolu
İslam Tasavvufu
En Güzel Örnek
Gıybet Hastalığı
Adım Adım Kurtuluş
Mesneviden Öyküler
Önceki Vaaz Sonraki Vaaz
Allah, İçimizden Geçeni Bilir

                                                                                 Vaaz Resimleri: w.jpg

لِلَّهِ مَا فِى السَّمَوَاتِ وَمَا فِى اْلاَرْضِ وَاِنْ تُبْدُوا مَآ فِى اَنْفُسِكُمْ اَوْ تُخْفُوهُ يُحَاسِبْكُمْ بِهِ اللهُ فَيَغْفِرُ لِمَنْ يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَنْ يَشَآءُ وَاللهُ عَلَى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ

"Göklerdeki her şey, yerdeki her şey Allah'ındır. İçinizdekini açığa vursanızda, gizleseniz de Allah sizi, onunla sorguya çeker de dilediğini bağışlar, dilediğine azap eder. Allah'ın gücü her şeye hakkıyla yeter." (Bakara, 2/284)

Yüce Allah bilgisi ve ilmi sınırsız olandır. Bizler onun kulları olarak ancak bazı şeyleri bilebiliriz. Doğal olarak bizim bilgilerimiz sınırlıdır. Ancak yüce Rabbimizin bilgisi her şeyi kuşatmıştır. O görünen görünmeyen her şeyi bilir. Hatta bizim zihnimizden geçirdiklerimizi, içimizden geçenleri de bilir. O bize bizden de yakın olandır. Göklerde ve yerde bulunan her şey yüce Rabbimize aittir. Varlık O’nundur, O’nun mülküdür. Bütün kâinatta Allah’ın ilminden, bilgisinden gizli hiçbir şey düşünülemez. Yüce Yaratan hepsini bilir. Bizler de bu varlığa dâhil olduğumuz için bizlerin de içimizde ve dışımızda olanı ve yaptıklarımızı bilir.

Bizler içimizde bulunanı açıklasak da, gizli tutsak da, hepsini bilmektedir. Allah’ın bilgisinden hiçbir şey, hatta içimizden, kalbimizden geçen şeyler dahi gizli kalmadığına göre duygu ve düşüncelerimizi daima kontrol etmeli, kötü, çirkin ve günah olan şeyleri içimizden geçirmemeye çalışmalıyız. Bizler Allah’ın kulları olarak düşüncelerimizi, içimizi, dışımızı Rabbimizin hoşnut olacağı şekilde saf ve temiz tutmanın gayretinde olmalıyız.

Biz insanlar yaptığımız davranışlardaki niyet ve kararlılığa göre iradeli olarak yaptığımız işlerimizden hesaba çekiliriz. Rabbimiz istemeden aklımıza gelen ve gerçekleştirmediğimiz düşüncelerden dolayı bizi hesaba çekmiyor. Bu elbette Rabbimizin yüceliğindendir. Eğer iyi bir şeye hayırlı bir davranışa niyet eder içimizden bunu yapmayı geçirirsek Rabbimiz bunu yapamasak dahi bize sevap veriyor. Bu konuda Allah Resulü şöyle buyurmuştur

إِنَّ اللهَ تَجَاوَزَ لأُمَّتِي مَا حَدَّثَتْ بِهِ أَنْفُسَهَا مَا لَمْ يَتَكَلَّمُوا أَوْ يَعْمَلُوا بِهِ

Allah, ümmetimin içinden geçirdiklerini -söylemedikçe ve yapmadıkça- bağışlamıştır." (Müslim, “Îmân", 201-202)

قال الله عز وجل: إذا هم عبدي بحسنة ولم يعملها كتبتها له حسنة . فإن عملها كتبتها عشر حسنات إلى سبعمائة ضعف . وإذا هم بسيئة ولم يعملها لم أكتبها عليه. فإن عملها كتبتها سيئة واحدة".

“Kulum iyi bir şeyi yapmaya niyetlendiği zaman ona bir sevap yazarım, onu yaptığı zaman ise ondan 700’e kadar katlayarak sevap yazarım. Kötü bir şey yapmaya niyetlenip de onu yapmadığı zaman günah yazmam, yaptığı takdirde ise bir günah yazanm.”(Müsli m,“Îmân”,204-207)

Sahâbe Resûlullah’a gelerek zihinlerinden, inançla ilgili olup açıklamaları mümkün olmayan bazı kötü düşüncelerin gelip geçtiğini söylediklerinde Allah’ın elçisi kendilerine şu cevabı vermiştir:

 ذَاكَ صَرِيحُ الإِيمَانِ

“O imanın ta kendisidir" (Müslim, “Îmân", 209).

Biz kullar olarak her birimiz Allah’ın mağfiret ve affına muhtacız. O’nun ilahi affı ve bağışı olmadan gerçek kurtuluşa ermemiz mümkün değildir.

İnsanların hiçbir hâli Allah’tan gizli kalmaz. Kendi hür irademizle yaptığımız tercih ve seçimlerin hepsi hesap kapsamının içine girer. Allah bunların hesabını sorar ve bizleri sorumlu tutar. Ancak O rahmeti her şeyi kuşatan Rabbimiz, sorumluluk kesinleştikten sonra dilediğini bağışlar, mağfiret eder. İşte Rabbimiz bu ayette bağışlamayı azabın önüne almıştır. O’nun elbette bağışlaması umulur. Ancak bunlar O’nun istemesine ait işlemler ve hükümler olduğundan mağfiretin kime, adaletin kime nasip olacağını yine Allah’tan başka kimse bilmez. Bu gerçek karşısında insanlar haklarına düşen şeyin azap olmaması için, açık veya gizli her türlü fenalıktan sakınıp kâmil imanla hayır ve hasenata sarılmalı, iyilikleri ve faziletleri alışkanlık hâline getirip güzel huylarla donanmalıdır. Kendilerinde çirkin şeyler huy, meleke ve ahlak olarak değil, hâl olarak dahi bulunmamalı, insanlar kendi içlerindeki her fenalığı söküp atmaya çalışmalıdır. Haset, kıskançlık, çekemezlik gibi kötü duygu ve düşüncelerden kendilerini arındırmalı, kardeşlik, cömertlik, ihsan, hayır ve iyilik hususunda yardımlaşma gibi güzelliklerin peşinde olmalıdır.

Burada önemli olan nokta; düşünce planında olan ama eyleme dönüştürmeyip vazgeçtiğimiz kötülüklerden sorumlu olmadığımız gibi, bu düşüncemizden vazgeç-tiğimizde sevap kazanacağımız olgusudur. Düşündüğümüz ve yaptığımız her şeyin Rabbimiz tarafından bilindiğinin idrakinde olan biz Müslümanlar nerede olursak olalım kötülük yapmamıza imkân var mıdır? Çünkü bizler ne yaparsak yapalım Rabbimiz tarafından bilinmektedir:

وَلَقَدْ خَلَقْنَا اْلاِنْسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ اَقْرَبُ اِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ

اِذْ يَتَلَقَّى الْمُتَلَقِّيَانِ عَنِ الْيَمِينِ وَعَنِ الشِّمَالِ قَعِيدٌ

“Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona verdiği vesveseyi de biz biliriz. Çünkü biz ona şah damarından daha yakınız. Üstelik biri insanın sağ tarafında, biri sol tarafında oturmuş iki alıcı melek de (onun yaptıklarını) alıp kaydetmektedir.” (Kâf, 50/16-17) buyuran Rabbimiz, bizim her yaptığımızı hakkıyla bilmekte ve meleklerine kaydettirmektedir. Böyle sıkı bir kontrol altında olduğumuzu düşünerek her hâlimizle doğru ve dürüst davranmalıyız.

مَا يَلْفِظُ مِنْ قَوْلٍ اِلاَّ لَدَيْهِ رَقِيبٌ عَتِيدٌ

“İnsan hiçbir söz söylemez ki onun yanında (yaptıklarım) gözetleyen (ve kaydeden) hazır bir melek bulunmasın.” (Kaf, 50/18) ayetine kulak verip, her konuştuğumuz ve yaptığımızın kayda geçtiğini düşünerek bütün hayatımız boyunca Rabbimizin emirlerine uygun hareket etmeliyiz. Şöyle bir düşünelim; ticaret yaparken yanımızda olmayan birine bir şey vermemiz gerektiğinde, kimsenin bulunmadığı bir ortamda onun hakkını tam olarak veriyor muyuz? Kimsenin bilemeyeceği, göremeyeceği bir yerde bir haramı işlemeyi veya birine bir kötülük yapmayı planladığımız zaman insanlar görmüyor ama ilmi her şeyi kuşatan Rabbim beni görüyor diye ürpererek hemen bu kötülükten vazgeçebiliyor muyuz? Yoksa nasıl olsa kimse görmüyor, öyleyse rahatlıkla bu haramı işleyebilirim mi diyoruz. Eğer kimse görmese de Rabbim beni görüyor ve yaptıklarımı biliyor diye o kötülükten uzaklaşabiliyorsak işte mesele hallolmuş demektir. Yüce Rabbimizin her şeyi bildiğine ve ahirette bu yaptığımız kötülüklerden hesaba çekileceğimize inandığımıza göre nasıl yanlışlık yapabiliriz?

Eğer tek başımıza kaldığımızda nasıl olsa kimse görmüyor diye haramları ve kötülükleri işleyebiliyorsak hemen bu yanlışlıktan vazgeçmeli ve yüce Rabbimizin şu uyarısına kulak vermeliyiz:

وَمَا تَكُونُ فِى شَأْنٍ وَمَا تَتْلُوا مِنْهُ مِنْ قُرْاَنٍ وَلاَ تَعْمَلُونَ مِنْ عَمَلٍ اِلاَّ كُنَّا عَلَيْكُمْ شُهُودًا اِذْ تُفِيضُونَ فِيهِ وَمَا يَعْزُبُ عَنْ رَبِّكَ مِنْ مِثْقَالِ ذَرَّةٍ فِى اْلاَرْضِ وَلاَ فِى السَّمَاءِ وَلاَ اَصْغَرَ مِنْ ذَلِكَ وَلاَ اَكْبَرَ اِلاَّ فِى كِتَابٍ مُبِينٍ

“(Ey Muhammedi) Sen hangi işte bulunursan bulun, ona dair Kur an dan ne okursan oku ve (ey insanlar, sizler de) hangi şeyi yaparsanız yapın, siz ona daldığınızda biz sizi mutlaka görürüz. Ne yerde, ne de gökte, zerre ağırlığınca, (hatta) bu zerreden daha küçük veya daha büyük olsun, hiçbir şey Rabbinden uzak (ve gizli) olmaz; hepsi muhakkak apaçık bir kitapta (Levh-i Mahfuzda yazılıdır.” (Yunus, 10/61)

 

           Dr. Bahattin AKBAŞ

YAZAR: Kadir Hatipoglu - Mart 15 2020 09:15:57 · Adobe Reader Belgesi · Microsoft Word Belgesi · Yazdır
Önceki Vaaz Sonraki Vaaz
Online Bağış
Hediyen Dünyanın En Güzel Hediyesi Olsun
Haftanın Hutbesi
16.02.2024 Dünyayı Barış Ve İtidale Çağırıyoruz
09.02.2024 Hayatı Değerli Kılan Ölçü: İman
02.02.2024 Rabbimiz, Müminleri Yalnız Ve Yardımsız Bırakmaz
26.01.2024 Mülk Sûresinden Mesajlar
19.01.2024 Bizi Güçlü Kılan, Birlik Ve Beraberliğimizdir
12.01.2024 Allah’ın Rahmet Ve İnayetine Sığınmanın Adı: Eûzü-Besmele
Kur'an-ı Kerim Dinle
DİB Kur'an Portalı
Ramazan Pakdil Sureler
Bünyamin Topçuoğlu
Bünyamin T.oğlu Aşirler
İlhan Tok Hatim
Abdussamed Hatim
Abdul Rahman Al Sudais
Ahmed Al Ajmi Hatim
F.Çollak Görüntülü Hatim
İshak Daniş Hatim
5 Hafız OK takipli Hatim
Mehmet Emin Ay Hatim
İsmail Biçer Ok Takipli
İsmail Biçer Aşr-ı Şerifler
114 Sure 114 Hafız
S.Hafızlar Görüntülü
Kur'an International
Tefsir
Cüz Cüz Kur’an Özeti
Her Cüzden Üç Mesaj
Elmalı Tefsiri
Elmalı Meali
Fizilali Kur'an
DİB Kuran Meali
Kur'an-ı Nasıl Anlayalım
Fıkıh
K.İslam Fıkhı
R. Muhtar-İbn-i Abidin
Gurer Ve Dürer
Mülteka El Ebhur
Kuduri Tercümesi
Nûru'l-îzâh Tercümesi
Büyük Şafi Fıkhı
Detaylarıyla Namaz
Hadis
Kütübüs-Sitte
Sahihi Buhari
Riyazüs Salihin
Ellü'lüü vel-Mercan
Hadis El Kitabı
40 Hadis ve izahı
Uydurma Hadisler
Üye Adı
Parola

Şifremi unuttum -
Sayfa oluşturulma süresi: 0.01 saniye 14,871,059 Tekil Ziyaretçi
Copyright © 2012 islamda Hayat
Sitemizdeki Vaaz, Hutbe ve Yazılar kaynak göstermek şartı önceden izin Almadan Ticari Amaçlar Dışında Kullanmak Serbestir.

Tüm Bilgiler Ümmete Vakıftır copyright © 2002 - 2024