Vaaz Kategorileri
İman Konuları
İbadet Konuları
Sosyal Konular
Ramazan Vaazları
Dini Günler ve Geceler
DİB Örnek Vaazları
Kur'an'dan Öğütler
Genel Konular
islam ve Aile
Görev,Sorumluluk,Ahlak
Mevlid-i Nebi Vaazları
Ana Menü
Çocuklar İçin
Kur'an Öğreniyorm
Dinimi Öğreniyorum
Dini Bilgiler
Oyunlar
Ansiklopedi ve sözlük
Osmanlıca Sözlük
İslam Ansiklopedisi
Dini Sözlük
Dini Terimler
Küçük Lügat
Dini Kitaplar
P.Hayatı Salih Suruç
Kur'an ve Bilim
Günümüzde İslam
Kıssadan Hisse
Ehli Sünnet Yolu
İslam Tasavvufu
En Güzel Örnek
Gıybet Hastalığı
Adım Adım Kurtuluş
Mesneviden Öyküler
Önceki Vaaz Sonraki Vaaz
Allah’ın Helal Kıldığını Haram Sayamayız

                                                                                                Vaaz Resimleri: w.jpg

يَآاَيُّهَا النَّبِىُّ لِمَ تُحَرِّمُ مَآ اَحَلَّ اللهُ لَكَ تَبْتَغِى مَرْضَاةَ اَزْوَاجِكَ وَاللهُ غَفُورٌ رَحِيمٌ

            "Ey Peygamber! Eşlerinin rızasını arayarak, Allah'ın sana helâl kıldığı şeyi niçin sen kendine haram ediyorsun? Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir." (Tahrim, 66/1)

            Bu ayet, yüce kitabımız Kur’an’ın Tahrim suresinin ilk ayetidir. Sure adını ilk ayette geçen “Haram Kılma” ifadesinden almaktadır. Sözlükte yasak anlamına gelen haram, dinî bir terim olarak, kesin bir delille, açık bir şekilde yapılmaması istenen fiildir.

            Bu ayetteki sesleniş, özelde Peygamberimize olsa da genelde tüm inananlaradır. Bilhassa teşri açısından yani Allah adına hüküm koyma açısından konuya baktığımız zaman

يَآاَيُّهَا النَّبِىُّ لِمَ تُحَرِّمُ مَآ اَحَلَّ اللهُ لَكَ تَبْتَغِى مَرْضَاةَ اَزْوَاجِكَ وَاللهُ غَفُورٌ رَحِيمٌ

             “Ey peygamber! Eşlerinin rızasını arayarak, Allah’ın sana helâl kıldığı şeyi niçin sen kendine haram ediyorsun? Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” hitabıyla yüce Allah Peygamberimizin şahsında hem O’nu hem de tüm inananları uyarmaktadır.

            Haram kılma konusunda peygamberler tarihine baktığımız zaman peygamberliğin mahiyeti ve peygamberlerin getirdiği vahiylerin hakkıyla anlaşılmadığı dönemlerde bazı problemlerin oluştuğunu görmekteyiz. Bu bağlamda Hz. Muhammed (s.a.s)’den önceki peygamberlerden bilhassa Hz. İsa’nın tebliğ ettiği mesajın insanlar tarafından yeterince ve gereğince anlaşılmaması Hz. İsa’ya tanrılık yakıştırılmasına ve kendilerini toplumdan soyutlayan ruhanîler sınıfının oluşmasına sebep olmuştur. Kendilerini rûhânî olarak ilan eden insanların Tanrı adına otorite kullanır hâle gelmeleri yüce Allah tarafından Kur’an’da eleştirilen bir durumdur. Hz. Peygamberimiz de ümmetin benzer duruma düşmemesi için Müslümanlara uyarılar yapıyordu. Resûlullah (s.a.s)’ın peygamberlik görevinin tamamlanmasına doğru giden bir süreçte, bu âyetlerde Peygamberimizin beşerîlik yönü ön plana çıkarılmaktadır. Ayrıca

            Hz. Peygamberin vahyin kontrolü dışında kalabilecek dinî nitelikte bir tasarrufunun olamayacağının özel olarak vurgulanması da ayrı bir önem taşımaktadır.

            Bu bağlamda kaynaklarda Osman b. Maz'ûn hadisi diye meşhur olan rivayette de görüldüğü gibi zaman zaman aşırıya kaçan kişiler Hz. Peygamber (s.a.s) Efendimizin müdahalesiyle karşılaşmış ve aşırılıktan vazgeçirilmişlerdir. Şöyle ki:

وعن أَنسٍ رضي اللَّه عنه قال : جاءَ ثَلاثةُ رهْطِ إِلَى بُيُوتِ أَزْواجِ النَّبِيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم يسْأَلُونَ عنْ عِبَادَةِ النَّبِيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، فَلَمَّا أُخبِروا كأَنَّهُمْ تَقَالَّوْها وقالُوا : أَين نَحْنُ مِنْ النَّبِيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قَدْ غُفِر لَهُ ما تَقَدَّم مِنْ ذَنْبِهِ وما تَأَخَّرَ . قالَ أَحَدُهُمْ : أَمَّا أَنَا فأُصلِّي الليل أَبداً ، وقال الآخَرُ : وَأَنا أَصُومُ الدَّهْرَ أبداً ولا أُفْطِرُ ، وقالَ الآخرُ : وأَنا اعْتَزِلُ النِّساءَ فلا أَتَزوَّجُ أَبداً، فَجاءَ رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم إلَيْهمْ فقال : « أَنْتُمُ الَّذِينَ قُلْتُمْ كذا وكذَا ؟، أَما واللَّهِ إِنِّي لأَخْشَاكُمْ للَّهِ وَأَتْقَاكُم له لكِني أَصُومُ وَأُفْطِرُ ، وَأُصلِّي وَأَرْقُد، وَأَتَزَوّجُ النِّسَاءَ، فمنْ رغِب عن سُنَّتِي فَلَيسَ مِنِّى» متفقٌ عليه.

            Enes ibni Mâlik  radıyallahu anh  şöyle dedi:

            Peygamber Efendimizin nâfile ibadetlerini öğrenmek üzere, sahâbeden üç kişilik bir grup, Peygamber hanımlarının evlerine geldiler. Kendilerine Efendimiz’in ibadetleri bildirilince, onlar bunu azımsadılar ve

- Allah’ın Resûlü nerede biz neredeyiz? Onun geçmişteki ve gelecekteki günahları bağışlanmıştır, dediler. İçlerinden biri:

- Ben ömrümün sonuna kadar, bütün gece uyumaksızın namaz kılacağım, dedi. Bir diğeri:

- Ben de hayatım boyunca gündüzleri oruç tutacağım ve oruçsuz gün geçirmeyeceğim, dedi. Üçüncü sahâbî de:

- Ben de sağ olduğum sürece kadınlardan uzak kalacak, asla evlenmeyeceğim, diye söz verdi. Bir müddet sonra Peygamberimiz onların yanına geldi ve kendilerine şunları söyledi:

- “Şöyle şöyle diyen sizler misiniz? Sizi uyarıyorum! Allah’a yemin ederim ki, ben sizin Allah’tan en çok korkanınız ve O’na en saygılı olanınızım. Fakat ben bazan oruç tutuyor, bazan tutmuyorum. Gece hem namaz kılıyor, hem de uyuyorum. Kadınlarla da evleniyorum. Benim sünnetimden yüz çeviren kimse benden değildir.” Buhârî, Nikâh 1; Müslim, Nikâh 5. Ayrıca bk. Nesâî, Nikâh 4

            Genelden özele giderek Tahrim Suresi 66/1-5 ayetlerin anlaşılması için temel dinî eserlere baktığımızda pek çok rivayet görmekteyiz. Bunları özetleyecek olursak Peygamberimiz esasen helâl olan bir şeyi kendisine yasaklamıştı. Yüce Allah da, eşlerinin hatırına veya onlar sebebiyle kendisini böyle bir mahrumiyete itmesinin doğru olmadığını bu ayet ile bildirerek, böyle bir karar yemin eşliğinde verilmiş olsa bile, üzerinde ısrar edilmesi uygun olmayan yeminlerden vazgeçip kefaret ödeme tarzında şer'î bir yol bulunduğunu hatırlatmıştır. Ayrıca bu konuda Kur’an’dan anlayabileceğimiz öğütlerden biri Peygamberliğin önemi ve mahiyeti diğeri ise aile sorumluluğunun önemidir.

            Nitekim Resûlullah'ın yeme içme, aile hayatı gibi durumları onun beşerî yönüyle ilgili olduğu için kendisinden insan tabiatını aşması istenmemiş; sadece, eşlerinin aklına ve gönlüne hitapla bulundukları konumu hatırlatılarak bu konudaki tercih yapmalarını istemesi uygun görülmektedir. (Geniş bilgi için bk. Elmalı, Hak Dini Kur'an Dili, VII/5104-5122; Kur'an Yolu, V/401-408)

            Dr. Hamdi TEKELİ

YAZAR: Kadir Hatipoglu - Mayıs 06 2020 20:43:43 · Adobe Reader Belgesi · Microsoft Word Belgesi · Yazdır
Önceki Vaaz Sonraki Vaaz
Online Bağış
Hediyen Dünyanın En Güzel Hediyesi Olsun
Haftanın Hutbesi
16.02.2024 Dünyayı Barış Ve İtidale Çağırıyoruz
09.02.2024 Hayatı Değerli Kılan Ölçü: İman
02.02.2024 Rabbimiz, Müminleri Yalnız Ve Yardımsız Bırakmaz
26.01.2024 Mülk Sûresinden Mesajlar
19.01.2024 Bizi Güçlü Kılan, Birlik Ve Beraberliğimizdir
12.01.2024 Allah’ın Rahmet Ve İnayetine Sığınmanın Adı: Eûzü-Besmele
Kur'an-ı Kerim Dinle
DİB Kur'an Portalı
Ramazan Pakdil Sureler
Bünyamin Topçuoğlu
Bünyamin T.oğlu Aşirler
İlhan Tok Hatim
Abdussamed Hatim
Abdul Rahman Al Sudais
Ahmed Al Ajmi Hatim
F.Çollak Görüntülü Hatim
İshak Daniş Hatim
5 Hafız OK takipli Hatim
Mehmet Emin Ay Hatim
İsmail Biçer Ok Takipli
İsmail Biçer Aşr-ı Şerifler
114 Sure 114 Hafız
S.Hafızlar Görüntülü
Kur'an International
Tefsir
Cüz Cüz Kur’an Özeti
Her Cüzden Üç Mesaj
Elmalı Tefsiri
Elmalı Meali
Fizilali Kur'an
DİB Kuran Meali
Kur'an-ı Nasıl Anlayalım
Fıkıh
K.İslam Fıkhı
R. Muhtar-İbn-i Abidin
Gurer Ve Dürer
Mülteka El Ebhur
Kuduri Tercümesi
Nûru'l-îzâh Tercümesi
Büyük Şafi Fıkhı
Detaylarıyla Namaz
Hadis
Kütübüs-Sitte
Sahihi Buhari
Riyazüs Salihin
Ellü'lüü vel-Mercan
Hadis El Kitabı
40 Hadis ve izahı
Uydurma Hadisler
Üye Adı
Parola

Şifremi unuttum -
Sayfa oluşturulma süresi: 0.01 saniye 14,844,377 Tekil Ziyaretçi
Copyright © 2012 islamda Hayat
Sitemizdeki Vaaz, Hutbe ve Yazılar kaynak göstermek şartı önceden izin Almadan Ticari Amaçlar Dışında Kullanmak Serbestir.

Tüm Bilgiler Ümmete Vakıftır copyright © 2002 - 2024