Yolculukta Okunacak Dualar
YOLCULUKTA YAPILACAK DUALAR
قال الله تعالى :
{ وَالَّذِي خَلَقَ الْأَزْوَاجَ كُلَّهَا وَجَعَلَ
لَكُم
مِّنَ الْفُلْكِ وَالْأَنْعَامِ مَا تَرْكَبُونَ لِتَسْتَوُوا عَلَى ظُهُورِهِ
ثُمَّ
تَذْكُرُوا نِعْمَةَ رَبِّكُمْ إِذَا اسْتَوَيْتُمْ عَلَيْهِ وَتَقُولُوا سُبْحانَ
الَّذِي
سَخَّرَ لَنَا هَذَا وَمَا كُنَّا لَهُ مُقْرِنِينَ.
[
“ Ve Allah bütün karşıt
çiftleri de yaratandır ve bindiğiniz hayvanları ve gemileri de yaratan Odur ki
böylece onların üzerlerine binip yerleşince Rabbinizin bunca nimetlerini
hatırlayıp; bütün bunları bizim emrimize ve hizmetimize veren Allah ne yücedir,
onu tüm noksanlıklardan tenzih ederiz, yoksa biz bunlara güç yetiremezdik,
diyesiniz.” (43 Zuhruf 12-13)
972- وعنِ ابنِ
عمرَ رَضِىَ اللهُ عَنْهُما: أَنَّ رَسولَ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ،
كانَ إذَا اسْتَوى عَلى بَعِيرِهِ خَارِجاً إلى سَفَرٍ، كَبَّرَ ثَلاثاً، ثمَّ
قالَ: سُبْحَانَ الذي سَخَّرَ لَنَا هذَا وَمَا كُنَّا لَهُ مُقرِنِينَ، وَإنّا إلى
رَبِّنَا لمُنْقَلِبُونَ. اللّهُمَّ إنَّا نَسْأَلُكَ في سَفَرِنَا هذا البِرَّ
وَالتَّقْوَى، وَمِنَ العَمَلِ ما تَرْضَى. اللّهُمَّ هَوِّنْ عَلَيْنَا سَفَرَنَا
هذا وَاطْوِ عَنَّا بُعْدَهُ. اللّهُمّ أنتَ الصَّاحِبُ في السَّفَرِ،
وَالخَلِيفَةُ في الأَهْلِ.اللّهُمَّ إنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ وَعْثَاءِ السَّفَرِ،
وَكَآبَةِ المَنظَرِ، وَسُوءِ المُنْقَلَبِ في المَالِ والأَهْلِ وَالوَلَدِ وَإذا
رَجَعَ قَالَهُنَّ وَزَادَ فِيهِنَّ: آيِبُونَ تَائِبُونَ عَابِدُونَ لِرَبِّنَا
حَامِدُونَ .
972: İbni Ömer (Allah
Onlardan razı olsun)'dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi
vesellem) yolculuğa çıkarken hayvanı üzerine binip iyice yerleşince üç tekbir
alıp şöyle dua ederdi: “Bu biniti bizim hizmetimize vereni tesbih ve takdis
ederiz yoksa biz buna güç yetiremezdik. Şüphesiz dönüp dolaşıp ona varacağız.
Allah’ım bu yolculuğumuzda senden iyilik takva ve razı olacağın ameller işlemeyi
nasib etmeni dileriz. Allahım bu yolcuğumuzu kolay kıl, uzağını yakın et.
Allahım yolculuğumuzu kolaylaştır, yolumuzu kısalt, uzağını yakın et. Allahım
yolculukta yardımcımız sensin, geride bıraktığımız çoluk çocuğumuzun koruyucusu
da sensin. Allahım yolculuğun zorluklarından üzücü şeylerle karşılaşmaktan ve
dönüşte malımızda çoluk çocuğumuzda kötü haller görmekten sana sığınırım” der,
dönüşünde de bunları okur ve şu cümleleri ilave ederdi: “Biz yolcular tevbe
ederek Rabbimize ibadet ederek ve hamdederek dönüyoruz.” (Müslim, Hac 425)
973- وعن عبد
الله بن سَرْجِسَ رَضِيَ اللَّه قالَ: كانَ رسولُ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ
وسَلَّم إذا سَافَرَ يَتَعَوَّذ مِنْ وَعْثاءِ السَّفَرِ، وَكآبَةِ المُنْقَلَب،
وَالحَوْر بَعْدَ الكَوْنِ، وَدَعْوَةِ المَظْلُومِ، وَسُوءِ المَنْظَرِ في
الأَهْلِ وَالمَالِ .
973: Abdullah ibni Sercis
(Allah Ondan razı olsun)'dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu
aleyhi vesellem) yolculuğa çıkarken: “Yolculuğun güçlüklerinden, üzücü
manzaralarla karşılaşmaktan, yükselişten sonra düşüşten, mazlumun bedduasından
ve dönüşte aile ve maldaki kötü görünümlerden Allah’a sığınırdı.” (Müslim, Hac
426)
974- وعن عَلِيِّ
بن رَبيعَة قال: شَهِدتُ عليَّ بن أبي طالبٍ رَضِيَ اللَّه أُتِيَ بِدَابَّةٍ
لِيَرْكَبَهَا، فَلَمَّا وَضَعَ رِجْلَهُ في الرِّكَابِ قال: بِسْمِ الله، فَلَمَّا
اسْتَوَى عَلى ظهْرِها قال: الحَمْدُ لِلَّهِ، ثم قال: {سبحَان الَّذِي سَخَّرَ
لنَا هذَا، وَمَا كُنَّا لَهُ مُقْرنينَ وإِنَّا إلى رَبِّنا لمُنْقَلِبُونَ[
ثُمَّ قَالَ: الحَمْدُ لِلَّهِ، ثَلاثَ مَرَّات، ثُمَّ قال: الله أَكْبَرُ، ثَلاثَ
مَرَّاتٍ، ثُمَّ قالَ: سُبْحَانَكَ إنِّي ظَلَمْتُ نَفْسِي فَاغْفِرْ لِي فإنَّهُ
لا يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إلاَّ أَنْتَ، ثُمَّ ضَحِكَ، فَقِيلَ: يَا أَمِيرَ
المُؤْمِنِينَ، مِنْ أَيِّ شَيْءٍ ضَحِكْتَ؟ قال: رَأَيْتُ النَبِيَّ صَلّى اللهُ
عَلَيْهِ وسَلَّم فَعَلَ كَما فَعَلْتُ، ثُمَّ ضَحِكَ، فقلتُ: يا رسولَ الله مِنْ
أَيِّ شَيْءٍ ضَحِكْتَ؟ قال: إنَّ رَبَّكَ يَعْجَبُ مِنْ عَبْدِهِ إذا قال: اغْفِرْ
لي ذُنوبي، يَعْلَمُ أَنَهُ لاَ يَغْفِرُ الذُنُوبَ غَيْرِي .
974: Ali İbni Rabia (Allah
Ondan razı olsun)’dan, şöyle demiştir: Ali ibni Ebi Talibi gördüm. Binmesi için
hayvanı getirdikleri zaman ayağını üzengiye koyunca, Bismillah dedi. Hayvanın
üzerine yerleşip doğrulunca: Elhamdulillah dedi ve sonra şöyle dedi; “Bunu bizim
hizmetimize vereni tesbih ve takdis ederiz, yoksa biz buna güç yetiremezdik. Biz
şüphesiz Rabbimize döneceğiz”, dedi üç defa Elhamdülillah, üç defa Allahü ekber
dedi sonra da: “Ey Rabbim seni tesbih ederim. Ben kendime zulmettim, beni
bağışla çünkü senden başka günahı bağışlayacak olan yoktur” ayetini okudu ve
güldü. Bunun üzerine ey mü’minlerin emiri niçin güldün? dediler. O da şu cevabı
verdi. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’in benim yaptığım gibi yaptığını
ve benim güldüğüm gibi güldüğünü görmüş ve Ey Allah’ın Resulü niçin güldün? diye
sormuştum: “Yüce Rabbin benden başka günahları bağışlayacak bir kimsenin
olmadığını bilerek günahlarımızı bağışla diye dua eden kulundan razı olur”
buyurmuştur, dedi. (Ebu Davud, Cihad 74, Tirmizi, Deavat 46)
|