Fetva Konuları
AİLE HAYATI
EVLİLİK ÖNCESİ
794. Nişan sırasında kıyılan nikâh, nişanın bozulmasıyla sona erer mi?
Evlilik ciddî bir müessesedir. Evlenmek isteyen kimselerin öncelikle resmî
muamele yaptırmaları, sonra halk arasında “dînî nikâh” olarak bilinen merasimi
yapmaları uygun olur.
Bununla birlikte, evlenmek üzere nişanlanan kimselerin şartlarına uygun olarak
yaptıkları nikâh akdi de dinen geçerlidir. Bu durumdaki bir kadın, nikâhlandığı
kimsenin dînen eşi olduğundan, kocası kendisini boşamadıkça bir başka erkekle
evlenemez.
Daha sonra kız fiilen bir araya gelmekten vazgeçer, fakat erkek onu boşamazsa,
dinen nikâh devam eder. Bu durumda yapılacak şey, bir şekilde erkeğin boşamasını
sağlamak, bu yapılamadığı takdirde, hakemler aracılığıyla aralarını tefrik
etmektir. Böyle bir durumda erkeğin, sırf kadına zarar vermek amacıyla kadını
boşamamakta ısrar etmesi dinen doğru değildir (Bakara, 2/231).
Dolayısıyla söz konusu olayda öncelikle sözü dinlenir, ilim ve fazilet sahibi
bir kişi, karıkoca arasını ıslaha çalışmalı; bu mümkün olmazsa boşamamakta
direnen kocaya bu tutumunun hiçbir yarar sağlamadığını, böyle bir nikâha son
vermesi gerektiğini, nikâhın karşı tarafa zarar vermek amacıyla
kullanılamayacağını, bunun İslam’ın ruhuna aykırı olduğunu anlatarak erkeğin
boşamasını sağlamaya çalışmalıdır.
Buna rağmen erkek boşamamakta ısrar ederse, kadın ve erkeğin aileleri bu konuda
bir sonuca varmak üzere birer hakem seçerler. Ailelerden biri direnir, hakem
seçmezse karşı taraf onun yerine âdil ve tarafsız bir hakem seçebilir.
Seçilen hakemler öncelikle arabuluculuk yaparlar. Lüzum ve zaruret bulunduğunda
kocanın rızası olmasa bile ayrılmalarına karar verebilirler. Böylece taraflar
arasında nikâh bağı sona ermiş olur.
|