TARİH     : 19.07.2013

İL              : İSTANBUL

KONU     :ORUCUN FAZİLETİ

بِسْــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

يَاأَيُّهَاالَّذِينَ آمَنُواكُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذِينَ مِنْ قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ

قَالَ النَّبِىُّ عَلَيْهِ السَّلاَمُ:مَنْ صَامَ رَمَضَانَ إِيمَانًا وَاحْتِسَابًا غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ

Değerli Müminler!

Efendimiz (s.a.s) buyuruyorlar ki: “Ramazan-ı şerif geldiğinde Cennet kapıları açılır; Cehennem kapıları kapanır. Şeytanlar da bağlanır.[1]Oruç, kalkandır. Sizden biriniz oruçlu bulunduğu günde fena söz söylemesin; kavga etmesin. Şayet birisi ona kötü söz söyler veya onunla çekişirse, “Ben oruçluyum” desin,[2]Allah’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah nezdinde, misk kokusundan daha güzeldir.[3]Oruç tutanın iki sevinci vardır biri iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Allah’a kavuştuğu andır.[4]Her kim ki, Ramazan’ın faziletine inanarak ve sevabını Allah’tan umarak oruç tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.”[5]

Kardeşlerim!

Peygamberimize ait bu cümlelerde faziletlerinden bahsedilen oruç ibadetiyle dolu mübarek bir ayın içindeyiz. Oruç kulluk bilincinin doruğa ulaştığı, ilahi murakabenin en çok hissedildiği bir ibadettir. Peygamber Efendimizin (s.a.s) bir kutsi hadiste bildirdiğine göre Cenab-ı Hak (c.c):  “İnsanoğlunun yaptığı her şey kendisi içindir. Oruç müstesna. O benim içindir ve onun mükâfatını ben vereceğim…”[6] buyurarak oruç ibadetinin müstesna yerine dikkat çekmektedir. Allah Teâlâ Bakara Suresindeki: “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı”[7] ayetiyle de, bu ibadetin farziyetini belirtmektedir. ‘Oruçlu bir kimse yalan ve yalancılıkla iş yapmayı terk etmezse, yemeyi içmeyi bırakıp aç durmasına Allah’ın ihtiyacı yoktur.’[8] hadisinde ise, ibadetlerdeki hal ve davranışlarımızın hedefi açıklanmaktadır. 

Aziz Cemaat!

İbadetin ruhu, ihlâs ve samimiyettir. İbadette ihlâs ve samimiyet ise onu sadece Allah emrettiği için yapmaktır. İbadetlerde asıl maksat Allah'ın rızasını kazanmaktır. Tutacağımız oruçlarda da bu noktaya dikkat edelim. Orucumuza zarar veren her türlü olumsuz söz, fiil ve davranışlardan uzak duralım. Bütün kalbimizle yüce Rabbimize niyaz edelim ki, Ramazan imanımızı pekiştirsin, oruç günahlarımızı temizlesin, Kur’an ebediyen yolumuzu aydınlatsın. Hutbemi bize Hz. Peygamberin (s.a.s) Ramazandaki ibadet hayatından haber veren bir Sahabinin sözüyle bitiriyorum: ‘Rasulullah (s.a.s) Efendimiz, Ramazan’ın son on gününde geceleri ibadetle geçirir, aile fertlerini uyandırır ve hayırlı işlerle meşgul olurdu.’[9]

İstanbul Müftülüğü Hutbe Komisyonu